17. Hukuk Dairesi 2016/6047 E. , 2016/7497 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 29.08.2013 tarihinde davalı ...’ye zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı, ... ait, sürücü ... idaresindeki araç ile tam kusurlu olarak müvekkili ait park halindeki araca çarptığını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak araç değer kaybı için 1.000,00 TL’nin davalılardan müteselsilen tahsilini istemiş, istemini 16.084,18,00 TL’ye ıslah etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; 4.000,00 TL değer kaybının davalılardan tahsilde mükerrer olmamak şartıyla müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; karar, davalı ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... ve ... vekillerinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının tazmini istemine ilişkindir.
Hükme esas alınan 29.08.2014 tarihli bilirkişi raporunda, aracın hasar durumuna göre değer kaybının 4.000,00 TL olduğu belirtilmiştir. Oysa davacının talep ettiği değer kaybı, aracın olay tarihindeki 2.el piyasa rayiç değeri (aracın km"si, modeli, kullanım tarzı, önceden hasarlı olup olmadığı vs gözönünde tutularak) ile aracın gerekli onarımları yapıldıktan sonraki haliyle piyasa değeri arasındaki farktır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda değer kaybı bu yönteme göre belirlenmemiş olup raporu bu hususta yetersiz olup hüküm kurmaya elverişli değildir.
Bu durumda mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler ışığında araçtaki değer kaybının tespiti hususunda yeniden bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davalı ... ve ... vekillerinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 20/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.