Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/18642 Esas 2016/11228 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/18642 Esas 2016/11228 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2015/18642
Karar No : 2016/11228
Karar Tarihi : 06/12/2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/18642 Esas 2016/11228 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/18642 E.  ,  2016/11228 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacı vekili, dava değerini 10.000 TL göstererek, müvekkiline ait araca davalıların maliki, sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın asli kusurlu olarak çarpması sonucu araçta oluşan değer kaybının kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ... Ltd. Şti. vekili, müvekkiline ait araç sürücüsünün kusurlu olmadığını, talebin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı .... vekili, müvekkilinin poliçe limiti ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, hasar tazminatı olarak davacıya 29/05/2013 tarihinde 15.750,00 TL ödendiğinden başkaca sorumluluğu kalmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, davalı .... yönünden açılan davanın reddine, 5.600 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 12/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar .... Metal Makina San. Tic. Ltd. Şti ve ..."den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davalarında, zarar veren taraf, kusuru oranında, gerçek zarardan sorumlu olur. Zarar verenin aracını zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalayan sigorta şirketi de zarar veren ile birlikte zarar görenin gerçek zararından sorumludur. Dairemiz"in yerleşik uygulamasına göre; trafik kazasında zarar gören aracın hasarı onarılsa dahi onarımdan sonra aracın piyasa rayiç satış fiyatında düşüklük oluşacağı gerçeği karşısında, kaza nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı, gerçek zarar içinde değerlendirilir ve bu zarardan hem zarar veren, hem de zorunlu trafik sigortacısı sorumludur.
    Somut olayda mahkemece davalı ... şirketi yönünden, sigortacının ancak gerçek zararı ödemekle yükümlü olduğu ve gerçek zararın da (hasar bedeli miktarı olan 15.750 TL) sigorta şirketi tarafından ödendiği, bu şekilde değer kaybı tazminatından sorumlu tutulamayacağından bahisle davanın davalı .... bakımından reddine karar verilmiştir. Davalı ... şirketinin kaza tarihinde geçerli poliçe limiti araç başına maddi zarar bakımından 22.500 TL olup davalı ... şirketince davacıya 29.05.2013 tarihinde 15.750 TL hasar bedeli ödenmiş ise de, sigorta şirketinin bakiye teminat limiti kapsamında değer kaybından sorumluluğu devam etmektedir. Bu nedenlerle, davalı ... şirketinin de araç değer kaybından sorumlu olduğu gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirmeyle belirtilen şekilde hüküm kurulması hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır.
    Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybı denetime olanak vermeyecek şekilde belirlenmiştir. Bilirkişi raporu hüküm vermeye yeterli değildir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece, aynı bilirkişiden, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihindeki hasarsız 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespit edilmesinden sonra aradaki farkın hesaplanarak değer kaybı
    miktarının tespiti hususunda ayrıntılı, denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 06/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara