Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/13578 Esas 2018/6964 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/13578 Esas 2018/6964 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2015/13578
Karar No : 2018/6964
Karar Tarihi : 09/07/2018
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/13578 Esas 2018/6964 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/13578 E.  ,  2018/6964 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Turizm Seyahat İnşaat Ticaret A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, 16/06/2012 tarihinde müvekkilinin maliki olduğu sevk ve idaresindeki ... plakalı aracı ile seyir halinde iken ... istasyonu yakınına geldiğinde davalı şirket adına kayıtlı diğer davalı ..."ın sevk ve idaresinde bulunan ... plakalı aracın tam kusurlu olarak müvekkilinin aracına arkadan çarpması neticesinde .... nezdinde açılan hasar dosyasıyla aracın tamirinin yaptırıldığını, ancak aracında değer kaybı oluştuğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla işbu kaza nedeniyle araçta oluşan değer kaybından kaynaklanan 5.000,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar süresi içerisinde cevap dilekçesi vermemiştir.
    Davacı vekili 16.12.2014 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda tazminat taleplerini 500,00 TL artırarak dava ve ıslah dilekçeleri doğrultusunda davanın kabulü ile 5.500,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 5.500,00 TL araç değer kaybı tazminatının kaza
    tarihi olan 16/6/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, dair karar verilmiş; hüküm, davalı ... Turizm Seyahat İnşaat Ticaret A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-İşleten tanımı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 3. maddesinde “Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” şeklinde yapılmıştır. 2918 sayılı ..."nın 3. maddesinde işleten sıfatını belirlenmesinde şekli ve maddi ölçüt olmak üzere iki ayrı ölçütten yararlanılmıştır. Şekli ölçüte göre trafik sicilinde malik görülen kişi işletendir. Maddi ölçüte göre ise, trafik sicilinde adı geçen kişinin önemi bulunmamakta olup önemli olan araç üzerindeki fiili hakimiyet, araçtan ekonomik yarar sağlama, masraf ve rizikolara katlanma gibi ölçütlerdir. İşletenin belirlenmesinde doktrin ve Yargıtay"ın kabul ettiği görüş maddi ölçüttür.
    2918 sayılı ..."nın 85. maddesi ise “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir.
    Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmaması kaydıyla), artık üzerindeki fiili hakimiyetin kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekecektir. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay"ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç
    üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir. Ancak bu konuda getirilecek delillerin üçüncü kişileri bağlayabilecek nitelikte ve güçte olması, özellikle zarara uğrayanların haklarını halele uğratacak bir sonuç yaratmaması şarttır.
    Somut olayda, aracın kayden maliki davalı ... Turizm Seyahat İnşaat Ticaret A.Ş. Olup, davalı, aracın kaza tarihinden önce dava dışı ... Otomotiv ve Turizm Tic. Ltd. Şti"ne uzun süreli kiralanmış olduğunu savunmuş ve buna ilişkin olarak adi yazılı kira sözleşmesini ibraz etmiştir. Mahkemece bu savunma üzerinde durularak işleten sıfatı yönünden her hangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Buna göre yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler de gözönünde bulundurularak, davalı ile dava dışı ... Otomotiv ve Turizm Tic. Ltd. Şti. arasındaki kiralama sözleşmesi dikkate alınarak, taraflar arasında tanzim edilen kira sözleşmesinin uzun süreli ve 3. kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesi olup olmadığı, aracın teslim edilip edilmediği, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma olup olmadığı, kira sözleşmesinin ve kira bedelinin Maliye ve Vergi Dairelerine bildirilip bildirilmediği, kira bedellerinin ödenip ödenmediğinin, gerektiğinde davalı malik ve kiracının ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle kira sözleşmesinin belirtilen bu deliller ile fatura ve cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, davalının işletenlik sıfatının devam edip etmediği hususları tartışılarak varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    2-Kabule göre dava, trafik kazasından kaynaklanan hasar nedeniyle değer kaybı istemine ilişkindir.
    Mahkemece benimsenen 20.11.2014 tarihli kök ve 02.03.2015 tarihli ek bilirkişi raporları içeriğine göre 5.500,00 TL değer kaybı tazminatına hükmolunmuş ise de, mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi kök ve ek raporunda araç değer kaybı hesaplaması Dairemiz ilkelerine uygun değildir.
    Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş piyasa değeri ile onarılmış haldeki piyasa değeri arasındaki fark kriteri esas alınmaktadır. Hükme esas alınan raporda bu kritere göre hesaplama yapılmadığı anlaşılmakla, dosyadaki kaza tespit tutanağı ve tüm belgeler incelenerek, aracın modeli, yaşı, hasarın ağırlığı, boyanmış olan yerler ve hasarlı bölgelerin
    özelliği nazara alınıp, aracın kaza öncesi ikinci el piyasa rayiç değeri ile tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farkın değer kaybını göstereceği ilkesine göre değer kaybının tespiti için yeniden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Turizm Seyahat İnşaat Ticaret A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edendavalı ... Turizm Seyahat İnşaat Ticaret A.Ş."ye geri verilmesine 09/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
























    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara