17. Hukuk Dairesi 2017/5490 E. , 2018/4163 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin araç kiralama ile Ford Marka araçların Sıfır Km ve 2. El alım-satım işleri ile iştigal ettiğini, müvekkili şirkete ait ... plakalı aracın 26.07.2012 tarihinde, sürücü ... yönetiminde seyir halindeyken davalı ..."nun kullanımındaki ... plakalı aracın müvekkiline ait araca arkadan çarpması sonucunda araçta maddi hasar meydana geldiğini, kaza nedeni ile müvekkiline ait aracın 9 gün serviste bekledikten sonra onarımı belirtilerek müvekkili şirkete teslim edildiğini, kaza nedeni ile müvekkili şirketin aracında değer kaybı meydana geldiği gibi aracın serviste kaldığı süre boyunca sürücüye başka bir araç temin etmek durumunda kaldığı için, müvekkili şirketin kazanç kaybına uğradığını, aracın kazadan evvel değerinin 27.000,00 TL olduğunu, kazadan sonra ise aracın 7.000,00 TL değer kaybına uğradığını, değer kaybı için şimdilik 1.000,00 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, talebini 17.03.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle 2.530,20 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kazada davacı tarafın kusurlu olduğunu, olayın gelişimi itibarıyla sağa dönmek üzere cebe yaklaşan müvekkilinin önüne sıraya girmeden yandan önüne dalan ve ani frene basan davacıya ait ... plaka numaralı aracın, trafik kuralının ihlal ettiğini ve aniden yapılan manevra neticesinde müvekkilinin duramayarak davacının aracına sağ arkadan hafifçe çarptığını, müvekkilinin bu durumu trafik kazası tespit tutanağına da
yansıttığını, trafik kurallarına göre araçların dönmek istediği yönün şeridine yanaşıp dönüş yaptıklarını, davacının ise bu kurala uymaksızın açıkgözlülük yaparak aniden yola daldığını ve dava konusu kazaya sebebiyet verdiğini, aracın sadece sağ arka tampon bölgesinde düzeltilebilecek kadar basit bir hasar olduğunu, aynı hasarın müvekkilinin aracında da meydana geldiğini, far kırığı ve ufak tampon göçüğü için aracın 7 gün serviste yattığının kabul edilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin aracının ticari olması nedeni ile asıl müvekkilinin mağdur olduğunu ve bir müddet nakliye işi yapamadığını, müvekkilinin aracının hem kasko hem de zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğundan davanın Ergo Sigorta A.Ş."ne ihbar edilmesi ile müvekkili hakkında açılan iş bu davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacıya ait ... plakalı araca davalı ... yönetimindeki ... plakalı aracın çarptığı, kazanın meydana gelmesinde davacı araç sürücüsünün %25 oranında tali kusurlu, ... plakalı araç sürücüsü davalının da %75 oranında asli kusurlu olduğu, davacıya araçtaki değer kaybının 2.000,00 TL olduğu, iş gücü kaybının ise 240,00 TL olduğu mahkemece kabul gören bilirkişi raporundan anlaşıldığı, davacı her ne kadar araç hasar onarım bedelini de talep etmiş ise de; dava dilekçesinde araç hasar onarım bedelini talep etmediği, ıslah dilekçesinde talep ettiği, ıslah dilekçesinin değer artırımına yönelik olup, dava dilekçesi ve taleplerinin ıslahı niteliğinde olmadığı, dolayısı ile davacının hasar araç onarım bedelini talep edemeyeceği anlaşılmakla kusur durumuna göre kazaya sebebiyet veren davalının davacıya karşı araç değer kaybı ve iş gücü kaybından sorumlu tutularak davanın kısmen kabulü ile, 1.500,00 TL değer kaybı ve 180,00 TL iş gücü kaybı olmak üzere toplam 1.680,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 26.07.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK."nun geçici 3/2.maddesi delaletiyle HUMK."nun 427.maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 2.190 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verilmiş olup mahkemece karar verilen tazminat yönünden dava kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri
hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün, 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle davalının temyiz itirazlarının (dilekçesinin) REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 16.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.