17. Hukuk Dairesi 2015/13934 E. , 2016/2174 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 25.01.2013 tarihinde davalı .....’ye ait ....plakalı araç ile müvekkiline ait ....plakalı araç arasında maddi hasarlı kaza meydana geldiğini, kaza tutanağına göre kazanın davalı şirket sürücüsünün kusuru ile meydana geldiğini, araç hasar bedelinin davalı şirketin sigortasının ödediğini, araç değer kaybını ödenmediğini, fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğunu belirterek araç değer kaybı için 500,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiş, 07.05.2015 havale tarihli dilekçe ile istemini 3.850,00 TL’ye ıslah etmiştir.
Davalı vekili, kazanın meydana gelmesinde müvekkil şirket ve sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, kazanın aracın freninin boşalması nedeniyle teknik arızadan dolayı meydana geldiğini, davacının araçta meydana gelen değer kaybını ispatlayamadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile 3.850,00 TL’nin 03.02.2014 olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları reddedilmiştir.
...
2-Dava, trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının tazmini istemine ilişkindir.
Hükme esas alınan 07.04.2015 tarihli bilirkişi raporunda, aracın piyasa değeri üzerinden oranlama yöntemiyle araçtaki değer kaybının 3.850,00 TL olduğu belirtilmiştir. Oysa, davacının talep ettiği değer kaybı zararı belirlenirken yapılması gereken, aracın kaza tarihi itibariyle serbest piyasa koşullarına göre hasarsız haldeki 2. el değerinin belirlenmesi ve aracın tamir edilmesinden sonra, aracın yaşı, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği dikkate alındığında yine serbest piyasa koşullarında 2. el değerinde ne kadarlık bir azalma olacağının belirlenmesinden ibarettir. Bu durumda mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler ışığında araçtaki değer kaybının tespiti hususunda yeniden bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davalı vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 24/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.