Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/4280 Esas 2016/6883 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/4280 Esas 2016/6883 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2016/4280
Karar No : 2016/6883
Karar Tarihi : 06/06/2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/4280 Esas 2016/6883 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/4280 E.  ,  2016/6883 K.
"İçtihat Metni"



Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili; davacıya ait araç ile davalı ..."ın sahibi ve sürücüsü olduğu ve sigortacısı davalı şirket olan aracın maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını, kaza tespit tutanağında davalının aracının geliş istikametinin yanlış çizildiğini, davacıya ait araç sürücüsünün kusurlu ve alkollü olduğu gerekçesiyle davacıya ödeme yapılmadığını, ancak davalının promil miktarının daha yüksek olduğunu ve davacının kazayı münhasıran alkolün etkisi altında yapmadığını belirterek araçta oluşan hasarın şimdilik 8.000,00 TL"sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen ve değer kaybının şimdilik 1.000,00 TL"sinin davalı ..."dan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 30.11.2015 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda hasar bedeli tazminat taleplerinin 10.263,60 TL artırarak 18.263,60 TL, değer kaybına ilişkin tazminat taleplerini ise 3.200,00 TL artırarak 4.200,00 TL"ye ıslah etmiştir.
Davalı ... vekili; açılan davayı, hasar ve kusur miktarını kabul etmemekle birlikte davalıya 8.020,00 TL ödeme yapıldığını, bunun da davalı ..."den rücu edilerek 05.02.2014 tarihinde 6.420,00 TL tahsil edildiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı .... vekili; davacıya ait araç sürücüsünün alkollü olarak kaza yaptığını, bu nedenle davacının tazminat talep hakkının bulunmadığını, davacının aracında meydana gelen hasar nedeniyle 18.12.2013 tarihinde 8.020,00 TL ödeme yapıldığını, kazanın davacının iddia ettiği şekilde meydana geldiğinin ispatı için bilirkişi raporu alınması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 18.263,60 TL hasar bedeli, 4.200,00 TL değer kaybı tutarı olmak üzere 22.463,60 TL"nin 9.000,00 TL"sine dava tarihinden itibaren, kalan 13.463,60 TL"sinin olay tarihinden itibaren (sigorta şirketi için dava tarihinden itibaren) yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, trafik kazası sonucu oluşan hasar ve araç değer kaybı bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece aldırılan 02.09.2014 tarihli makine mühendisi raporunda değer kaybının tespiti için dava konusu kazadan önce meydana gelen 10 adet hasarı ile ilgili belgelerin dosyaya getirilmesi halinde araçta meydana gelen değer kaybının tespit edilebileceği bildirilmiş, mahkemece benimsenen 22.06.2015 tarihli ek bilirkişi raporunda dosya içerisine getirtilen üç adet hasar dosyasındaki kazanın değer kaybı oluşturacak nitelikte olmadığı, diğer yedi adet kazanın değerlendirilemediği ancak dosydaki mevcut bilgilere göre yapılan dairemizin benimsediği yönteme uygun olmayan şekilde genel değerlendirme ile tespit edilen 6.000 TL değer kaybı olduğu ve kusuru oranında 4.200 TL talepte bulunabileceği bildirilmiştir. Bilirkişi raporu doğrultusunda 4.200,00 TL değer kaybı tazminatına hükmolunmuş ise de, dava konusu olaydan önce davacının aracının 10 adet kazaya karışmış olması ve bu kazaların tümünün değerlendirilerek araç değer kaybı hesabı yapılması yönünde bir inceleme yapılmadığı görülmektedir. Eksik inceleme ve hüküm kurmaya elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre karar verilemez. Açıklanan nedenlerle söz konusu kazaların tümü değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

Avukata Sor Hemen Ara