Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/443 Esas 2021/981 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/443 Esas 2021/981 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/443
Karar No : 2021/981
Karar Tarihi : 09/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/443 Esas 2021/981 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)17. Hukuk Dairesi         2020/443 E.  ,  2021/981 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    BİRLEŞEN DAVA
    MAHKEMESİ :Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/792 DAVACI :Teta Tic. Endüstriyel Tesisler Taahhüt A.Ş.

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı Halk( Birlik) Sigorta A.Ş. Vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/776 Esas dosyasında, davacının maliki olduğu aracın Yapı Kredi sigortaya 16/02/2008 tarihli kasko sigorta poliçesi ile sigortalandığını, davalının müvekkili şirkete herhangi bir ödemede yapmadığını, tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunun bildirildiğini, bunun üzerine Kadıköy 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/557 D.İş dosyası ile araç üzerinde tespit edilen 39.868,00 TL"nin 12/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Birleşen Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/792 esas dosyasında davacı vekili; Yapı Kredi Sigorta nezdindeki poliçenin gözükmemesi üzerine Birlik Sigortaya 19/09/2009 tarihinde kasko yaptırdıklarını 39.868,00 TL"nin Birlik Sigorta"dan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili; primlerin ödenmemesi sebebiyle kasko sigortası genel şartları değişen C/1. Maddesi gereğince 31/05/2008 tarihinden geçerli olmak üzere iptal edildiğini, iptal zeyilnamesinin sigortalıya iadeli taahhütlü mektupla bildirildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı Birlik Sigorta vekili; çifte sigorta sözleşmesi yapılmış olması sebebiyle geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller benimsenen bilirkişi ve dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda-Davacının Allianz Sigorta (Yapı Kredi Sigorta) A.Ş hakkında açtığı davanın reddine, davacının birleşen 2010/792 esas sayılı dava dosyasındaki açılan davanın kısmen kabulü ile 38.100,00 TL alacağın 29/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Halk Sigorta A.Ş"den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Halk (Birlik) Sigorta AŞ vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; kasko poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece verilen ilk karar davalı Halk Sigorta AŞ vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce verilen bozma kararında;"davacıya ait .... plaka sayılı aracı ile ilgili davalı ... şirketi tarafından düzenlenen kasko sigortası primlerinin ödendiği bilirkişi raporu ile de belirlendiğinden ödemenin yapıldığı "Tacir Sigorta Aracılık" ve "Tacir Asistans Tes. Yön." ile davalı ...-Kredi Sigorta A.Ş"nin şirket-acenta ilişkisi olup olmadığının ilgili mercilerden araştırılarak gerektiğinde davalı ...-Sigorta ticari defter ve kayıtlarında da bu yönde de araştırma yaptırılması ayrıca davacı şirketin iptal edildiği söylenen poliçe ile ilgili prim ödemelerinin acenta tarafından davalı şirket kayıtlarına aktarılıp aktarılmadığı, yine davalı şirket tarafından poliçe iptali sonucu primlerin davacı şirkete iade edilip edilmediği konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılıp, tahsil edilen primlerin davalı şirket kayıtlarına intikal ettirilmemesinin davalı şirketin acentası ile iç ilişkisi olduğu üzerinde durulmalı, ticaret sicil kayıtlarına göre poliçedeki adresi aynı olan davacı şirkete prim ödeme konusunda ihtar yapılmadan ihbarsız fesih olup olamıyacağı davalı ... yönünden geçerli bir sigorta poliçesinin varlığı üzerinde durulduktan sonra somut olayda TTK 1286.mad. düzenlenen "çifte sigorta"olup olmadığı tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi" gerekçesi ile yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
    Yerel mahkemece anılan bozma kararına uyulduğu halde bozma kararının gereği yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; Yapı Kredi Sigorta AŞ"nin davacıya ait ..... plaka sayılı aracı 16.02.2008-16.02.2009 tarihleri arasında kasko poliçesi ile sigortaladığı, poliçe kapsamında acentanın 3603 numaralı "TR Sig. Ara. Hiz. Ltd. Şti" olduğu görülmektedir. Poliçede ödeme planı %25 peşin ve 5 taksit şeklinde olmak üzere, ödeme tarihi ve tutarlar 16.02.2008 günü 904,95 TL-31.03.2008 günü 505,00 TL-30.04.2008 günü 505,00 TL-31.05.2008 günü 505.00 TL-31.06.2008 günü 505,00 TL ve 31.07.2008 günü 505,00 TL olarak belirlenmiştir. Davacının Banka Hesap eksterelerinde 31.03.2008 tarihinde 904,95 TL, 31.03.2008"de 505,00 TL, 01.05.2008"de 505,00TL, 30.05.2008 de 505,00 TL, 28.06.2008 de 505,00 TL ve 30.07.2008 de 505,00 TL olmak üzere toplam 3.429,95 TL"yi Tacir Sigorta Aracılık ve Tacir Asistans Tes Yön.adına ödendiği anlaşılmıştır. Yapı Kredi Sigorta AŞ nin poliçede belirttiği ödeme planındaki vade ve tutarlar davacının ödemeleri ile örtüşmektedir. Davalı Birlik Sigorta AŞ nin kasko poliçe tarihi 19.09.2008 -16.02.2009"dur. Dosya kapsamından bu poliçenin prim taksitlerinin adı geçen davalı Halk Sigorta AŞ tarafından ayrıca tahsil edildiği de dosya kapsamından sabittir. Mahkemece bozma kararında belirtildiği üzere ödemenin yapıldığı "Tacir Sigorta Aracılık" ve "Tacir Asistans Tes. Yön." ile davalı ...-Kredi Sigorta A.Ş"nin şirket-acenta ilişkisi olup olmadığının ilgili mercilerden araştırılmadığı gibi Yapı-Sigorta ticari defter ve kayıtlarında da bu yönde de araştırma yaptırılmadan eksik ve hüküm kurmaya elverişli olmayan 20.03.2019 tarihli bilirkişi raporuna göre karar verilmiştir.
    O halde yapılması gereken "Tacir Sigorta Aracılık" ve "Tacir Asistans Tes. Yön." ile davalı ...-Kredi Sigorta A.Ş"nin şirket-acenta ilişkisi olup olmadığının Yapı Kredi Sigorta AŞ Genel Müdürlüğü,Türkiye Sigorta Birliği ve Hazine Müsteşarlığı"ndan sorularak , gerektiğinde davalı ... ticari defter ve kayıtlarında da bilirkişilerce yerinde inceleme sureti ile davacı şirketin iptal edildiği söylenen poliçe ile ilgili prim ödemelerinin acenta tarafından davalı şirket kayıtlarına aktarılıp aktarılmadığı, yine davalı şirket tarafından poliçe iptali sonucu primlerin davacı şirkete iade edilip edilmediğinin tespiti ile tahsil edilen primlerin davalı şirket kayıtlarına intikal ettirilmemesinin davalı şirketin acentası ile iç ilişkisi olduğu üzerinde durulmalı, ticaret sicil kayıtlarına göre poliçedeki adresi aynı olan davacı şirkete prim ödeme konusunda ihtar yapılmadan ihbarsız fesih olup olamıyacağı davalı ... yönünden geçerli bir sigorta poliçesinin varlığı üzerinde durulduktan sonra somut olayda her iki sigorta poliçesinin vadelerinin çakıştığı ve tazminat miktarının aynı olduğu gözetilerek TTK 1286.mad. Hükmüne göre "çifte sigorta"olup olmadığı tartışılarak karar verilmesi"gerekirken bozma gerekleri yerine getirilmeden eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin katılma yolu ile temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Halk (Birlik) Sigorta AŞ vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile verilen hükmün BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ... davalı Halk (Birlik) Sigorta A.Ş."ye geri verilmesine 09/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara