Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/11751 Esas 2016/8379 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/11751 Esas 2016/8379 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2016/11751
Karar No : 2016/8379
Karar Tarihi : 29/09/2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/11751 Esas 2016/8379 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/11751 E.  ,  2016/8379 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; davalı ... tarafından sigortalı olan ... plakalı aracın kusurlu hareketi nedeniyle meydana gelen kazada müvekkilinin maliki olduğu ... plakalı aracın hasarlandığı ve değer kaybı olduğunu belirterek davada değer kaybı zararı likit alacak olarak kabul edilmediğinden ve kusur irdelemesi gerekebileceğinden başlangıç olarak 250-TL değer kaybı zararının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia ve toplanan delillere göre; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. (TMK 683. Mad.) Ancak kişiye mülkiyet hakkının sağladığı hak ve yetkiler, mülkiyet hakkı sahibi ve yasalar tarafından sınırlanabilir. 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun da 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 1456. Maddesi kapsamında bir düzenleme olmaması ayrıca taşınır rehini ile ilgili olarak sigorta tazminatı üzerinde rehin hakkı sahibinin hakları açısından bir düzenleme olmaması karşısında taşınmaz rehini ile ilgili olarak rehin hakkı sahibinin sigorta tazminatı üzerinde ki hakları başlığı ile düzenlenmiş olan 879. Maddesi yerleşik Yargıtay Kararları ile
    kıyasen uygulanmıştır. Buna göre rehinli aracın uğramış olduğu zararlar nedeniyle malik tarafından talep edilen sigorta tazminatlarında TMK 879. maddesine dayanarak rehin hakkı sahibinin muvafakati istenmiştir.
    6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu rehin hakkı sahiplerinin sigorta tazminatı üzerindeki haklarını 1456. Maddede özel olarak düzenleyerek bu konuda ki bir boşluğu gidermiştir. TTK 1456. Maddesinin ilk fıkrasında “Sınırlı ayni hak ile takyit edilmiş bir mal üzerindeki, malike ait menfaat sigortalandığı takdirde, kanunda aksi öngörülmemişse, sınırlı ayni hak sahibinin hakkı sigorta tazminatı üzerinde de devam eder.” İfadesi ile malik üzerinde rehin hakkı bulunan eşyasını kendi adına ve lehine sigortalatması durumunda rehin hakkı sahibinin, borçlu malikten alacağı rehinli eşyada riziko gerçekleşmesi durumunda  ödenecek sigorta tazminatı üzerinde de devam edecektir. Rehin hakkı sahibine tanınan bu hak yasadan kaynaklanması nedeniyle rehin sözleşmesinde rehin hakkının sigorta tazminatı üzerinde devam edeceği konusunda özel bir anlaşma yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Normal şartlarda rehinli eşya üzerinde rizikonun gerçekleşmesi  durumunda sigorta tazminatı lehine sigorta yapılan malike ödenmesi gerekirken, eşyanın rehinli olması nedeniyle rehin sahibine sigorta tazminatı üzerinde özel bir hak tanımıştır. Rehin hakkı sahibine tanınan bu özel hak hangi sigorta tazminatlarında tanınacağı hususu da 1456. Maddesinde açıkça gösterilmiştir. Mal üzerinde ki malike ait menfaatin sigortalanması sonucuna dayalı tazminatlar üzerinde rehin hakkı sahibinin önceliği bulunmaktadır.
    Somut olayda, araç maliki trafik kazasına karışan kusurlu bulunduğunu iddia ettiği araç zorunlu mali sorumluluk sigortacısına karşı araç değer kaybını talep etmektedir. Yukarıda ki bilgiler ışığında malikin kendi menfaatini sigortalattığı bir durum olmaması tamamen karşı araç malikinin menfaatini sigorta eden sigortacıya karşı araç değer kaybı talep edilmesi karşısında TTK 1456. Maddesinin uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla TTK 1456. Maddesinde sınırlı ayni hak sahibine tanınan özel hak malikin kendi menfaati için yaptırdığı sigortadan doğan tazminatlar için geçerlidir. Bu özel hak karşı araç malikinin menfaati için yapılan zorunlu sigortanın üstlendiği tazminatları kapsamamaktadır. Bu nedenle rehin hakkı sahibinin muvafakati olmaksızın işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29.9.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara