17. Hukuk Dairesi 2016/1746 E. , 2016/5633 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :.......Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın tam kusurlu olarak davacı aracına çarpmasıyla oluşan kazada aracın hasar gördüğünü, sigorta eksperinden alınan rapora göre araçta kaza nedeniyle 13.400,00 TL. değer kaybı ile 2.250,00 TL. kazanç kaybı oluştuğunun saptandığını, bu bedellerin tahsili için ..... İcra Müdürlüğü"nün 2013/25514 Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe davalıların itirazının iptali (davalı ... sadece değer kaybından sorumlu olmak üzere) ile % 20 icra inkar tazminatının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, diğer davalı şirkete ait aracın trafik sigortacısı olduklarını, davacının dava konusu kazadan önce kaza yapması nedeniyle aracında eski hasar olduğunu, bu nedenle değer kaybı talep edemeyeceğini, sigortalılarına ait araç sürücüsünün kazada kusuru olmadığını, davacının tek taraflı aldığı tespit raporunu kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalılar.... ve ... vekili, davanın dayanağı olan icra takibinin yapıldığı....... İcra Daireleri"nin yetkisiz olduğunu, davalıların adresinin ..... İcra Müdürlüğü yetki alanında olduğunu, kazada davalı sürücünün kusuru olmadığını, taleplerin fahiş olduğunu, davacı aracı özel araç olduğundan kazanç kaybı sözkonusu olmayacağını, yetki itirazlarının kabulü ile icra dosyasının yetkili ..... İcra Müdürlüğü"ne gönderilmesini, davanın reddi ile % 20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; kaza yeri ile tarafların adresleri gözetildiğinde yetkili icra dairesinde usulüne uygun yapılmış bir icra takibi bulunmadığından dava dilekçesinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan araç değer kaybı ile aracın kullanılamaması nedeniyle uğranılan kazanç kaybının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalılar hakkında icra takibinin yapıldığı 12.11.2013 tarihinde ve davanın açıldığı 05.08.2014 tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nın 6. maddesi gereğince genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Aynı Kanun"un 7. maddesinde "Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Birden fazla davalının bulunduğu hallerde, davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa, mahkeme, ilgili davalının itirazı üzerine, onun hakkındaki davayı ayırarak, yetkisizlik kararı verir." şeklinde düzenleme yapılmıştır.
6100 sayılı HMK"nın 16. maddesi de "Haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir." düzenlemesini benimsemiştir.
Somut olayda, trafik kazası...."de meydana gelmiş olup davalı işleten ile sürücünün yerleşim yeri adresi de...."dir. Davacının ikameti ise Küçükçekmece"dir. Aleyhinde icra takibi yapılan ve itirazın iptali davası açılan davalı ZMSS şirketinin (...) adresi, takip tarihinde Levent/İstanbul"dur. Davalı ... borca, diğer davalılar ise yetkiye ve borca itiraz etmişlerdir. Davalı sürücü ve işleten vekili, itirazın iptali davasına verdikleri cevap dilekçesinde de yetki itirazını yineleyerek davalıların ikametgah adresi olan ...... İcra Daireleri"nin takipte yetkili olduğunu ileri sürmüştür. Yetkili icra dairesinin ve mahkemenin, takip tarihi ve dava tarihine göre belirlenmesi
gerekir. Davacının, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla İstanbul"da icra takibi yaptığı ve dava açtığı, iddia ve ispat edilmiş değildir. Davalı ZMSS şirketinin dava açıldıktan sonraki adres değişikliği yetkili mahkemenin belirlenmesinde gözönüne alınamaz. Davalı ZMSS şirketine icra takibindeki ödeme emrinin tebliğ edildiği adres dahi Levent/İstanbul"dur.
Bu durumda mahkemece, takip tarihi ve dava tarihi itibariyle İstanbul 5. İcra Müdürlüğü"nün ve İstanbul Mahkemeleri"nin davaya bakmaya yetkili olduğunun kabulü ile işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 9.5.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.