Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/1530 Esas 2021/592 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/1530 Esas 2021/592 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/1530
Karar No : 2021/592
Karar Tarihi : 03/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/1530 Esas 2021/592 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/1530 E.  ,  2021/592 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 02.02.2021 Salı günü taraflardan gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı borçlu ...’ın müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı diğer davalılara devrettiğini belirterek, davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece davanın kabulüne ilişkin ilk kararı, Dairemizin 13.03.2019 gün 2016/ 8972 E-2019/ 2887 K sayılı ilamı ile “davacı alacaklı tarafından İİK.nun 143.maddesi uyarınca alınan kesin aciz vesikası ibraz edilmediği gibi aynı Yasanın 105. maddesi uyarınca aciz vesikası yerine kabul edilebilecek haciz tutanağı ibraz edilmediği gibi 20.05.2012 tarihli haciz tutunağının İİK"nun 105. maddesi kapsamında aciz belgesi niteliğinde kabul ederek davanın esasına girilmesi doğru görülmediği, dava şartı bulunmayan davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozma sonrasında davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
    Bu tür davaların görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında, borçlunun aciz halinin olması gerekir. Öte yandan bu eksikliğin, karar kesinleşinceye kadar yargılamanın her aşamasında giderilmesi mümkündür. Dairemizin 13.03.2019 tarihli ilamında davacı elinde aciz belgesinin olmadığı ve geçici aciz belgesi niteliğinde bir haciz tutanağının olmadığı belirtilmiş ise de, bozmadan sonra davacı alacaklı tarafından 07.02.2020 tarihinde borçlunun MERNİS adresinde yapılmış ve İİK"nun 105. madde niteliğinde olan bir haciz tutanağı sunulmuştur.
    Bu halde, ön koşul eksikliğinin giderildiğinin kabulü ile davanın esasına girilerek İİK"nun 277-279 ve 280 koşullarının tartışılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşmada vekille temsil olunmayan davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara