Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/10848 Esas 2017/4559 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/10848 Esas 2017/4559 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2016/10848
Karar No : 2017/4559
Karar Tarihi : 25/04/2017
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/10848 Esas 2017/4559 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/10848 E.  ,  2017/4559 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-
    Davacı vekili; davacıya ait ... plakalı aracı ile seyir halinde iken davalılardan ... adına kayıtlı ve ... sevk ve idaresindeki ...plakalı aracın çarpışması sonucu müvekkilinin aracında hasar meydana geldiğini, hasar tespiti konusunda ... 2. Sulh Hukk Mahkemesinin ... D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırdıklarını, meydana gelen hasarın 16.146,37 TL olduğunun bildirildiğini, söz konusu kaza nedeniyle dava dışı ... ... tarafından kendilerine % 75 kusura göre 8250,00 TL ödeme yapıldığını beyanla araç hasarı, değer kaybı ve aracın onarımı süresince uğranılan zarar toplamı olan 15.778,85 TL hasar bedelinin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili cevap dilekçesi ile davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, 15.070,65 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
    , karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacının dava dilekçesinde ki maddi tazminat talebi araçta oluşan hasar bedeli, değer kaybı ve aracın kullanılamamasından doğan mahrumiyet bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Dava dilekçesi ekinde sunulan davalı aracın trafik sigortasına hitaben düzenlenen mutabakatnamede dava konusu aracın piyasa değerinin 24000 TL olduğu, aracın 13000 TL olarak belirlenen sovtaj değeri düşüldükten sonra kalan 11000 TL "nin davacıya ödeneceği belirtilmiştir.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise aracın tamirinin ekonomik olmayacağı belirtilmiş ise de, aracın hasarsız piyasa rayici ve sovtaj bedeli denetime elverişli,gerekçeli ve ayrıntılı olarak değerlendirilmeden dava konusu aracın hasarlı parçaları belirtilerek, 17480 TL hasar bedeli ve 5000 TL değer kaybı belirlenmiştir.
    Bu bakımdan mahkemece benimsenen bilirkişi raporu hüküm vermeye elverişli değildir. O halde, mahkemece, dosyanın hasar konusunda uzman yeni bir bir makine mühendisi bilirkişiye tevdii ile aracın markası, modeli, yaşı ve hasarın boyutu, yapılan ödemeler gibi hususlar birlikte irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde aracın tamirinin ekonomik olup olmadığı, ekonomik ise, hasar bedeli, ekonomik değil ise kaza tarihindeki ikinci el satış bedeli ile kazadan sonraki hurda (sovtaj) değerinin tespit edilmesi, belirlenen rayiç değerden de aracın hurda bedeli indirilmek suretiyle davacının gerçek zararının tespiti yönünden ayrıntılı, gerekçeli, denetime açık bir rapor alınması, aracın pert olarak değerlendirilmesi halinde ayrıca değer kaybı oluşmayacağı hususu da göz önünde bulundurularak ve dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    3-Mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda aracın 12 günlük tamirat süresi içerisinde oluşan zararı 840 TL olarak belirlenmiş ise de yukarda açıklanan ilkeler ışığında değerlendirme yapılmamıştır.Buna göre aracın tamiratı ekonomik olmadığı takdirde davacı tarafın temyizi de bulunmadığından 12 günlük tamirat süresi ile hesaplanan zararını geçmemek kaydı ile yeni bir araç alınıncaya kadar geçecek makul süre belirlenip, bu süre için araç mahrumiyeti zararına hükmedilmesi gerekirken, onarım süresi esas alınarak hesaplanması isabetli olmamıştır.
    4- Kabule görede mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda araç değer kaybı hesaplaması doğru yapılmamıştır.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybının tespiti, Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın genel bir değerlendirme yapılarak sağlanmıştır. Araçta meydana gelen değer kaybının; aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki ikinci el rayiç değeri ile aracın yaşı, özellikleri, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği dikkate alınarak kazadan sonraki hasarlı halinin rayiç değeri tespit edilip bu iki miktar arasındaki azalmaya (farka) göre hesaplanması gerekir.Değer kaybı konusunda genel bir değerlendirme ile değer kaybının tespit olunduğu bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2), (3) ve (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 25/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara