Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/18678 Esas 2018/10245 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/18678 Esas 2018/10245 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2015/18678
Karar No : 2018/10245
Karar Tarihi : 07/11/2018
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/18678 Esas 2018/10245 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/18678 E.  ,  2018/10245 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davacılar vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-
    Davacılar vekili, davacılardan ..."un arkadaşı ... ile içinde bulunduğu ve davacı ..."a ait ... plaka sayılı aracın ...takiben kendilerine yeşil ışık yandığı sırada kavşaktan geçerken, davalı yönetimindeki ... plaka sayılı aracın ... bulvarından gelip kırmızı ışıkta geçerek davacıların aracına çarptığını, kaza nedeniyle davacıların aracında hasar meydana geldiğini ve davacılardan ..."un yaralanması nedeniyle manevi zarara uğradıklarını, kazada davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu belirterek, ... için 10.000,00 TL ile ... için 5.000,00 TL manevi tazminatın, 100,00 TL araç mahrumiyet bedeli ve 1.000,00 TL araç değer kaybının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, verdiği ıslah dilekçesiyle araç mahrumiyet bedelini 400,00 TL"ye, araçtaki değer kaybı değerini ise 1.500,00 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, kazanın oluşumunda davalının kusurunun bulunmadığını, davalının emekli öğretmen olduğunu, davacı tarafın manevi tazminat taleplerinin davalının fakirleşmesine, davacıların ise zenginleşmesine sebep olacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, 1.900,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ..."a, 2.000,00 TL
    manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ..."a verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, bu hüküm davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- 6100 sayılı HMK geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK" nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır. Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verilmiş olup, davacı lehine hükmedilen maddi tazminat tutarı olan 1.900,00 TL yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ...’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacılar vekili ve davalı vekilinin, davacı lehine hükmedilen 1.900,00 TL maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Manevi tazminat yönünden davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde T.B.K.nun 56.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, manevi tazminata ilişkin olarak davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-Manevi tazminat yönünden davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a-)6100 sayılı HMK geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK" nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır. Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verilmiş olup, davacı ... lehine hükmedilen maddi tazminat tutarı olan 2.000,00 TL davalı vekili yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ...’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davacı ... lehine hükmedilen 2.000,00 TL manevi tazminat miktarına ilişkin davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    b-)Davalı vekilinin reddedilen manevi tazminatlarla ilgili olarak lehine hükmedilen vekalet ücretine dair temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dava, trafik kazası sonucunda oluşan maddi ve cismani zarar nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Somut olayda, manevi tazminat davasında, mahkemece, davacı ... yönünden davanın kısmen kabulü ile 2.000,00 TL manevi tazminata, davacı ... hakkındaki manevi tazminat davasının ise reddine karar verilmiş olup, reddedilen manevi tazminat bedelleri yönünden davalı lehine 1.500,00 TL tek vekalet ücretine hükmedilmiştir.
    Manevi tazminat davasında davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; manevi tazminat yönünden her bir davacı yönünden reddedilen kısım üzerinden, kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine tek vekalet ücreti takdir edilmesi gerekmektedir. Ancak bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 438/7.maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin ve davalı vekilinin, davacı ... lehine hükmedilen 1.900,00 TL maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçelerinin mahkeme hükmünün miktar itibariyle kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin manevi tazminatlara ilişkin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının REDDİNE,(3-a) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin davacı ... lehine hükmedilen 2.000,00 TL manevi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin mahkeme hükmünün miktar itibariyle kesin olması nedeniyle REDDİNE,(3-b) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin manevi tazminatla ilgili vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün 4. paragrafındaki “.... göre takdir olunan 1.500,00 TL vekalet ücreti ile birlikte davacılardan alınarak davalıya verilmesine” ibaresinin çıkartılarak yerine “.... göre her bir davacı aleyhinde hesaplanan 1.500,00’er TL’den toplam 3.000,00 TL vekalet ücreti ile birlikte davacılardan alınarak davalıya verilmesine” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 8,20
    TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 07/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara