17. Hukuk Dairesi 2017/5597 E. , 2019/11006 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacı aracına çarpmasıyla oluşan kazada davacı aracının hasar gördüğünü, kaza nedeniyle araçta değer kaybı oluştuğunu, davacının kasko şirketi tarafından araç temin edilen 7 günden sonraki 13 günde aracından mahrum kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL değer kaybı ile 500,00 TL araç mahrumiyeti zararının kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 2.460,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline dair verilen hükmün, davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 04.04.2016 tarih, 2015/17800 Esas ve 2016/4193 Karar sayılı ilamı ile "davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yerinde görülmediği; ancak, mahkemece benimsenen 25.05.2015 tarihli ek bilirkişi raporu doğrultusunda 2.460,00 TL değer kaybı tazminatına hükmolunmuş ise de, mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda araç değer kaybı hesaplamasının doğru yapılmadığı; davacı aracının modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) hususlarında denetime elverişli bir rapor alınıp karar verilmesi gerekirken, yetersiz rapora göre karar verilmesinin hatalı olduğu; davaya konu edilen araç mahrumiyet bedeli talebi yönünden ise, davacı aracındaki hasarın niteliğine göre makul tamir süresi ve bu süre için ödenecek ikame araç bedelinin ne kadar olduğu konularında, uzman bilirkişiden rapor alınıp karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesinin doğru görülmediği" gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 3.468,00 TL. maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince toplanan delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; daha önce temyize konu edilip incelenen ve kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin mümkün olmamasına; uzman bilirkişi tarafından düzenlenen raporla, bozma ilamındaki ilkeler doğrultusunda değer kaybı ile araç mahrumiyet bedelinin belirlenmiş ve bu raporun hükme esas alınmış olmasına göre; davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 14,60 TL fazla alınan temyiz peşin harcın istek halinde davacıya geri verilmesine 25/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.