Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/5657 Esas 2015/13019 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/5657 Esas 2015/13019 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2015/5657
Karar No : 2015/13019
Karar Tarihi : 30/11/2015
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/5657 Esas 2015/13019 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/5657 E.  ,  2015/13019 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :.......Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın asli kusurlu olarak davacı aracına çarpmasıyla trafik kazası oluştuğunu, davacı aracında oluşan hasar yanında kaza nedeniyle büyük değer kaybı meydana geldiğini, haricen aldıkları sigorta eksper raporuna göre araçtaki değer kaybının 7.900,00 TL, kazanç kaybının ise 1.250,00 TL. olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, toplam 9.150,00 TL. tazminatın kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan(davalı sigorta şirketi sadece değer kaybından poliçe limitiyle sorumlu olmak kaydıyla) tahsilini talep etmiştir.
Davalı ...... vekili, diğer davalının aracının zorunlu trafik sigortacısı olduklarını, şirketlerinin poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olduğunu, davacının talep ettiği araç değer kaybı bedelinin fahiş olduğunu,şirketleri tarafından sigortalanan davalı aracı özel araç olduğundan şirketlerinin avans faiziyle sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, kazanın meydana geldiği yer itibariyle davada........ mahkemelerinin yetkili olduğunu, kaza sonrasında tarafların herkesin kendi zararını karşılaması konusunda anlaştıklarını, bu yüzden davacının tazminat talep edemeyeceğini, talep olunan bedellerin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle, davanın kısmen kabulü ile 3.462,50 TL. araç değer kaybı tazminatının dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; 400,00 TL. kazanç kaybı tazminatının dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalı ..."den tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Dava, trafik kazası nedeniyle meydana gelen araç değer kaybı ve kazanç kaybından oluşan maddi tazminat istemine ilişkindir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece hükme esas alınan kusur raporuna, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde, bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı tarafça, iş bu davada araç hasarı talep edilmemiş, ancak kaza nedeniyle araçta oluşan değer kaybı istenmiştir.Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda 3.462,50 TL. değer kaybı tazminatına hükmolunmuş ise de, mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda, araç değer kaybı hesaplamasının doğru yapılmadığı, bu bağlamda raporun yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olmadığı görülmektedir. Eksik inceleme ve hüküm kurmaya elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre karar verilemez.
Bu durumda mahkemece, araç değer kaybı konusunda hesap yapmaya ehil, İTÜ ve Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek hasar konularında uzman bilirkişi(makina mühendisi) veya bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamına göre, davacı aracının modeli, markası,kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak, kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davacı vekilinin karşı vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; mahkemece, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği, davalılar lehine ayrı ayrı 1.500.00"er TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine hükmolunduğu görülmektedir. Somut olayda eldeki dava, trafik kazasından kaynaklanan zararın, zarara sebep olan araç maliki ile aracın zorunlu trafik sigortacısı olan diğer davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, davalılar meydana gelen zarardan dolayı davacıya karşı müteselsilen sorumlu olan ihtiyari dava arkadaşıdır.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"nin 3/2. maddesi "Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur" hükmünü taşımaktadır. Somut olayda, ihtiyari dava arkadaşı olup zarardan müteselsilen sorumlu olan ve haklarında verilen red hükmü, aynı sebebe dayanan davalılar lehine, AAÜT"nin anılan hükmü gereği tek bir vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, yazılı olduğu biçimde ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması, doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentte yazılı nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 30/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

Avukata Sor Hemen Ara