Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3676 Esas 2020/2490 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3676 Esas 2020/2490 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/3676
Karar No : 2020/2490
Karar Tarihi : 03/03/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3676 Esas 2020/2490 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/3676 E.  ,  2020/2490 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gümüşhane Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan istinaf incelemesi sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, 15/12/2012 tarihinde davacıların oğlu sürücü ... sevk ve idaresindeki araç ile meydana gelen tek taraflı kazada vefat ettiğini, kazaya karışan aracın davalı ... şirketine motorlu kara taşıtları birleşik kasko sigortası poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçede koltuk ferdi kaza teminatının 100.000,00 TL olduğunu, davalıya 21/02/2017 tarihinde müracaat edildiğini ancak davalı tarafından 27/3/2017 tarihli yazıları ile zamanaşımının geçtiğini belirttiklerini, ancak uzamış ceza zamanaşımı süresinin dolmadığını beyanla 100.000,00 TL koltuk ferdi kaza tazminatının olay tarihinden/ dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, zamanaşımı def"inde bulunarak Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları madde 20 uyarınca sigorta sözleşmesinden doğan bütün taleplerin iki yıl içinde zamanaşımına uğradığını, dava konusu olayın 15/12/2012
    tarihinde gerçekleştiğinden davacıların talep haklarının zamanaşımına uğradığını, dolayısıyla müvekkili şirketin anılan poliçeden ötürü tazmin yükümlülüğünün bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın reddine karar verilmiş; karara karşı davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ... Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi"nce verilen 06/03/2018 tarih, 2017/156 Esas, 2018/189 Karar sayılı hükmün HMK"nın 353/(1)-b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, kaldırılıp düzeltilen hükmün yerine geçmek üzere; davacılar tarafından davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne, 100.000,00 TL"nin temerrüt tarihi olan 07.03.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ... şirketinden alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ferdi kaza sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı taraf dava dilekçesinde, meydana gelen tek taraflı kazada sürücü olan oğullarının ölümü nedeniyle birleşik kasko sigorta poliçesinde mevcut ferdi kaza teminatının davalı sigortacıdan tahsilini talep etmiş, davalı taraf da zamanaşımı def"inde bulunarak davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince; poliçede sürücü için teminat bulunmadığı gerekçesiyle davanın esastan reddine karar verilmiş; karara karşı davacılar vekilinin istinaf kanun yolu başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi"nce; kaza tarihinin 15/12/2012 olduğu, davanın 04.04.2017 tarihinde açıldığı, 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, dava zaman aşımı dolmuş olduğundan, mahkemece ara karar ile davalının zaman aşımı defi itirazının reddine karar verilmesi hatalı ise de, davalı ... şirketince yerel mahkeme kararının istinaf edilmemesi nedeniyle davacı taraf lehine usuli müktesep hak doğmuş olduğundan ve dahi zaman aşımı, hak düşürücü süreden farklı olarak mahkemece re"sen dikkate alınacak bir husus olmadığından bu hususa dokunulmadığı ve poliçede koltuk adedi 1 sürücü, 1 yolcu şeklinde ölüm teminatı olarak 100.000,00-TL olarak belirlendiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak; İlk Derece Mahkemesi"nce
    verilen davanın esastan reddine dair karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurmada hukuki yararı bulunmadığından davacı taraf lehine kazanılmış hak oluşmayacaktır. Bu durumda; kazanılmış hak meydana gelmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi"nce davalının zamanaşımı def"i hakkında değerlendirme yapılması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nun 371/1-a maddesi gereğince, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına; 6100 sayılı HMK 373/2. maddesi uyarınca dosyanın karar veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 03/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara