Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2594 Esas 2021/691 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2594 Esas 2021/691 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/2594
Karar No : 2021/691
Karar Tarihi : 03/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2594 Esas 2021/691 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/2594 E.  ,  2021/691 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26.

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen yerel mahkeme kararının davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nce verilen istinaf talebinin davalılar ... ve ... yönünden esastan reddine, davacı yönünden kabulüne ilişkin kararın Yargıtayca incelenmesi süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından istenmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; davalıların işleteni, sürücüsü ve sigortacısı oldukları minibüs ile davacının yolcu olduğu aracın karıştıkları kaza sonucu davacının ağır şekilde yaralandığını, kazanın oluşumunda davalının tam kusurlu bulunduğunu, davacının yaralanması nedeni ile uğradığı, kazanç kaybı, ek ders ücretleri, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar için 1.000,00 TL, tedavi
    giderleri için 500,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... ve ..."dan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davacı vekili 24/06/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 155.291,69 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ve 6.000,00 TL tedavi gideri olarak ıslah etmiştir.
    Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili; davalı ... şirketinin sorumluluğunun sigorta poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğunu, davacının yaralanmasının ve kusur durumunun usulüne uygun tespit edilmesini, tedavi giderlerinden sorumluluklarının bulunmadığını, davadan önce temerrüt gerçekleşmediğinden davanın reddini talep etmiştir.
    Davalılar ... ve ... vekili; kaza tespit tutanağındaki kusur değerlendirmesini kabul etmediklerini, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün kusurunun bulunmadığını belirterek haksız davanın reddini talep etmiştir.
    İlk derece mahkemesince toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ile ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, maddi tazminata yönelik davanın ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hükmün, davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine davalılar ... ve ... vekilinin istinaf talebinin esastan reddine, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 03/11/2017 tarihli, 2014/820 Esas, 2017/1007 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, HMK"nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine, buna göre; manevi tazminat talebine ilişkin olarak davanın kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ile ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, maddi tazminat talebine ilişkin olarak davalı ... Sigorta AŞ. yönünden davanın feragat nedeni ile reddine, diğer davalılar yönünden davanın konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 362/1.a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 6763 Sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK"ya eklenen EK-Madde 1"de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2019 yılı için 58.800,00 TL"dir.
    Davacı yönünden temyize konu edilen reddedilen manevi tazminat miktarı ile davalılar ... ve ... yönünden temyize konu edilen kabul edilen manevi tazminat miktarı kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1/6/1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davacı vekili ve davalılar ... ve ... vekilinin temyiz dilekçesinin hükmün kesin olması nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nun 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalılar ... ve ... vekilinin temyiz dilekçesinin manevi tazminat miktarı yönünden kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nun 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 14,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda dökümü yazılı 196,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar
    ... ve ..."dan alınmasına 03/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara