17. Hukuk Dairesi 2016/743 E. , 2016/5277 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :......Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ..... vekili ve davalı ... tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleten/sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacı aracına tam kusurlu olarak çarpmasıyla oluşan kazada davacı aracında 3.160,00 TL"lik hasar oluştuğunu, hasar bedelinin davalı sigortaca karşılandığını; ancak trafiğe çıkmasından 8 gün sonra kazaya maruz kalan davacı aracının değer kaybına uğradığını, davacının tamir süresince ticari taksi kullanıp 340,00 TL. ödemek zorunda kaldığını; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 340,00 TL. mahrumiyet bedeli ile 3.160,00 TL. değer kaybından oluşan toplam 3.500,00 TL"nin (mahrumiyet bedelinden sadece davalı ... sorumlu olmak kaydıyla) kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 11.11.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle değer kaybı talebini 8.000,00 TL"ye yükseltmiş ve bu bedelin tahsilini talep etmiştir.
Davalı ...... vekili, diğer davalı aracının trafik sigortacısı olduklarını, sigortalılarının kazada kusursuz olduğunu, hasar bedelini davacıya ödediklerini ve sorumluluklarının son bulduğunu, değer kaybının teminat dışı olduğunu ve talebin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., duruşmada alınan beyanında; davacının zararının karşılandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 6.000,00 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı davalı ...... vekili ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan araç değer kaybı ile araç mahrumiyet bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Dava konusu edilen alacaklar bakımından davacının uğradığı gerçek zarar miktarı oranında ve tarafların kusur durumlarına göre tazmine hükmolunabileceğinden, mahkemece gerçek zararın tespiti gerekmekte olup bu tespitin yapılması da özel ve teknik bilgiyi gerektirmektedir. 6100 Sayılı HMK"nun 266/1. maddesi "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir" düzenlemesine yer vermiştir.
Mahkemece, dava konusu trafik kazasında hasarlanan davacı aracındaki değer kaybının tespiti bakımından, İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek hasar konularında uzman bilirkişi(makina mühendisi) veya bilirkişi kurulundan, tüm dosya kapsamına göre; değer kaybının tespiti konusunda rapor alınması gerekirken, konusunda uzman olmayan avukat hesap bilirkişisinden alınan rapora dayanılarak, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
2-Davacı tarafça iş bu davada araç hasarı talep edilmemiş, ancak kaza nedeniyle araçta oluşan değer kaybı istenmiştir. Mahkemece benimsenen 17.08.2015 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda 6.000,00 TL. değer kaybı tazminatına hükmolunmuş ise de, mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda araç değer kaybı hesaplaması doğru yapılmamıştır. Eksik inceleme ve hüküm kurmaya elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre karar verilemez.
Bu durumda mahkemece, araç değer kaybı konusunda hesap yapmaya ehil, İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen heyeti gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek hasar konularında uzman bilirkişi(makina mühendisi) veya bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamına göre; davacı aracının modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı ... vekili ve davalı ..."nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.