Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2372 Esas 2020/2472 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2372 Esas 2020/2472 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/2372
Karar No : 2020/2472
Karar Tarihi : 03/03/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2372 Esas 2020/2472 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/2372 E.  ,  2020/2472 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı ... Seyahat Taş. Ve Petrol Ür. Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacı vekili; davalıların sürücüsü, maliki, işleteni zorunlu koltuk ferdi kaza sigortacısı ve zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı olduğu aracın tek taraflı trafik kazası yapması neticesinde araçta yolcu olan davacının yaralandığını, sağ elini tam kullanamadığını, sağ kol omuz ve alın sağ yarasından derin ve kabarcıklar şeklinde yaralamaya bağlı bir metre mesafeden fark edilebilecek şekilde skar izleri meydana geldiğini, bunun raporla da tespit edildiğini belirterek şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketlerini poliçe limiti ile sorumlu tutarak kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 1.333,37 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı ... şirketleri vekilleri ve ... Turizm Seyahat Org. Ve Tic. A.Ş. vekili ayrı ayrı davanın reddini savunmuşlardır.
    Davalılar ... Seyahat Taş. Ve Petrol Ürünleri Ltd. Şti ve ... davaya cevap vermemişlerdir.
    Mahkemece, iddia, savunma,toplanan delillere ve benmisenen bilirkişi raporuna göre; davalı ... Sigorta ve ... Sigorta şirketleri yönünden manevi tazminat taleplerinin reddine, davalılar ... ile ... Tur Ltd.Şti ve Metro Tur A.Ş. yönünden manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın 06/06/2011 kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının geçici iş göremezliğe ilişkin maddi tazminat talebinin kabulü ile; davalı ... sigorta A.Ş"nin poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile diğer davalılar ... ile ... Tur Ltd.Şti ve ... Tur A.Ş. yönünden kaza tarihi olan 06/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden maddi tazminat talebinin reddine, davacının tedavi giderlerine ilişkin maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ... Seyahat Taş. Ve Petrol Ür. Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmiştir.
    1-1086 sayılı HUMK.’nun 381.-389. maddelerinde (6100 sayılı HMK m. 294-297), hükmün tefhimi, nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. HUMK’nun 388. maddesinde (HMK m. 297/II); hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu açıklanmıştır. Başka bir anlatımla, tesis edilen hüküm, infazı kabil ve uygulanabilir olmalıdır.
    Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
    Yargıtay"ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.
    Somut olayda, mahkemece davacının maddi tazminata ilişkin talebinin hangi gerekçelerle kabul edildiği gerekçede tartışılmış ise de hüküm fıkrasında davacının maddi tazminat yönünden kabul edilen kısım rakam olarak belirtilmemiştir. Maddi tazminat yönünden kurulan hükümlerin infazı kabil olmayıp, yukarıda açıklanan ilkelere aykırılık oluşturduğundan, hükmün re’sen bozulması gerekmiştir.
    2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde,dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    b)Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    6098 sayılı TBK."nın md. 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir.
    Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    3-Davalı ... Seyahat Taş. Ve Petrol Ür. Ltd. Şti. nin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a)6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL"ye çıkartılmıştır.
    Mahkemece, maddi tazminat yönünden davacı için verilen karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden temyiz eden davalı ... Seyahat Taş. Ve Petrol Ür. Ltd. Şti. bakımından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı ...nin maddi tazminat yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    b)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ...nin manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (2-a) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (3-b) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...nin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (3-a) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...nin maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin kesinlik nedeniyle REDDİNE, (2-b) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz temyiz itirazlarının kabulü ile (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün re’sen BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara