Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1418 Esas 2020/2092 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1418 Esas 2020/2092 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/1418
Karar No : 2020/2092
Karar Tarihi : 25/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1418 Esas 2020/2092 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/1418 E.  ,  2020/2092 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 03/12/2015 tarih ve 2015/İHK-1339 sayılı kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, 09.08.2013 tarihinde davalıya trafik sigortalı aracın, davacı yayaya çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını, davalı taraf sürücüsünün soruşturmada alınan trafik bilirkişi raporunda asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Özürlü Sağlık Kurulu raporundan anlaşılacağı üzere davacının %28 malul kaldığına dair rapor verildiğini, davalı ... şirketine yapılan başvuru üzerine davalı tarafından maluliyet tazminatı talebinin reddedildiğini beyanla, şimdilik 16.000,00 TL maddi tazminatın 28.12.2014 tarihinden itibaren temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Uyuşmazlık hakem heyetince; başvurunun kabulü ile 111.735,20 TL"nin karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ... Sigorta A.Ş."den tahsiline karar verilmiş; karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti"nce itirazın reddine karar verilmiş; hakem kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön
    bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    HMK"nın 266. ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir, hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olayda hakem heyetince; uzman olmayan aktüer bilirkişi tarafından yapılan kusur belirlemesine göre karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda hakem heyetince, konusunda uzman bilirkişiden kusur dağılımına ilişkin, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınması ve oluşacak sonuca göre davalının zarardan sorumluluğunun belirlenmesi gerekirken; eksik inceleme ile yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    3-1982 T.C. Anayasası"nın 26. ve 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun (HMK) 27. maddesi uyarınca, taraflar dinlenmeden iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden hüküm verilemez. Yine HMK"nın 280. maddesi hükmüne göre "bilirkişi, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye verir; verildiği tarih rapora yazılır ve duruşma gününden önce birer örneği taraflara tebliğ edilir." Bilirkişi rapor örneğinin taraflarca okunup değerlendirilebilmesi, varsa itirazlarını dile getirebilmeleri ya da belirsizlik gösteren hususlar hakkında açıklama yapılmasını temin amacıyla veya yeni bilirkişi incelemesini talep edebilmeleri için taraflara tebliğ edilmesi zorunluluğu öngörülmüştür.
    Somut olayda, hükme esas alınan aktüer raporu davalı tarafa tebliğ edilmemiştir. Bilirkişi raporuna itiraz etme veya beyanda bulunma hakkı verilmeden Anayasa ve HMK ile koruma altına alınan hukuki dinlenilme ve savunma hakkı kısıtlanarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    Bu nedenle, aktüer raporunun davalı tarafa tebliği ile, davalı tarafça raporun incelenmesine ve beyanda bulunulmasına olanak sağlanması gerekirken, davalı tarafa bilirkişi raporu tebliğ edilmeden aleyhine hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 25.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara