17. Hukuk Dairesi 2020/9476 E. , 2021/3111 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetinin 21.11.2018 tarih ve 2018/İHK-10132 sayılı itirazın kabulüne dair kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
-K A R A R-
Davacı vekili, 12.05.2010 tarihinde, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu davalı nezdinde zorunlu mali mesuliyet sigortalı aracın karıştığı çift taraflı kaza sonucunda müvekkilinin yaralandığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 45.000,00 TL sürekli, 100,00 TL geçicici iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 45.200,00 TL"nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, talebin reddini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davacının başvurusunun kısmen kabulü ile 27.224,88 TL sürekli, 509,10 TL geçicici iş göremezlik tazminatı, 274,62 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 28.008,60 TL"nin 27.04.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın kabulüne, davanın usulden reddine, karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasında yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Zorunlu karayolu taşımacılığı mali sorumluluk sigortası ile sigortacı, poliçede belirtilen motorlu taşıtta seyahat eden yolcuların, duraklamalar da dahil olmak üzere, kalkış noktasından varış noktasına kadar geçecek süre içinde meydana gelebilecek bir kaza sonucu bedeni zarara uğraması halinde, sigortalının 10.07.2003 tarih ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Yasasından doğan sorumluluğunu poliçede yazılı limitlere kadar sigorta örtüsüne almaktadır. 4925 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca taşımacılar, yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Yasanın 17.maddesinde düzenlenen sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadırlar. Aynı Yasanın 19/son ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.8. maddeleri hükümlerine göre meydana gelen zarar öncelikle taşımacının sorumluluk sigortasından karşılanır. Ancak, bu sigortanın hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için; sırasıyla zorunlu mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur.
Bahse konu düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, yasa koyucu, yolcuların uğradığı zararlar bakımından taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörmemiş, sıralı bir sorumluluk düzenlemiştir. Başka bir anlatımla, yolcunun uğradığı bedeni zararlar, taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası kapsamında ise, bu aracın trafik veya ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının sorumluluğu doğmayacaktır. Ancak, bu sigortanın yapılmamış olması, kaza tarihinde süresinin dolması ya da sigorta yapılmış ancak limitin aşılmış olması durumunda ise sırasıyla zorunlu ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacılarının sorumluluğu söz konusu olacaktır.
Uyuşmazlık hakem heyetince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, İtiraz Hakem Heyeti, kaza yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası yaptırmasının zorunlu olduğunu, sıralı sorumluluk ilkesi gereğince öncelikle Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortacısına,
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası yapılmaması nedeniyle Güvence Hesabına başvurulması gerektiği gerekçesiyle itirazın kabulüne karar vererek davayı usulden (husumetten) reddetmiştir. Aracın zorunlu taşıma sigortası yaptırması gerektiği İtiraz Hakem Heyetinin kabulündedir. Somut olayda, kaza yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası bulunmamakta olup, bu halde husumet Güvence Hesabına yöneltileceği gibi yukarıdaki açıklamalar ışığında sıralı sorumluluk gereği Zorunlu Taşımacılık Sigortası hiç yaptırılmamış olması nedeniyle davacı aracın kaza tarihinde geçerli zorunlu mali mesuliyet sigortacısına (ZMMS"sine) karşı da dava açabilecektir. Tazminatın ödenmesi halinde ZMMS ile Güvence Hesabı arasında rücu ilişkisi doğacaktır. Açıklanan bu maddi ve hukuksal olgulara göre itirazın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın usulden reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.