Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1335 Esas 2021/843 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1335 Esas 2021/843 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/1335
Karar No : 2021/843
Karar Tarihi : 05/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1335 Esas 2021/843 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)17. Hukuk Dairesi         2019/1335 E.  ,  2021/843 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacılar ..., ..., ... ile davalılar ..., ..., ... arasındaki dava hakkında Nevşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 15/07/2014 gün ve 2011/79-2014/382 sayılı hükmün Dairenin 02/10/2018 gün 2015/14323-2018/8452 E-K sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş olup, davacılar vekili tarafından süresi içinde kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm sebebi ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili, müvekkillerinin oğlu ve kardeşi olan ..."in 13/01/2005 tarihinde, davalı ... adına kayıtlı olup davalı ..."ın sevk ve idaresindeki servis aracından inmek isterken vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılar ... ve ... için 2.000,00"er TL maddi, 35.000,00"er TL manevi, davacı ... için ise 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini yükseltmiştir.
    Davalılar ... ve ... vekilleri, zamanaşımı def"i ileri sürmüş ve davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, maddi tazminat davasının kabulüne, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, davacılar ... ve ... için 25.000,00"er TL, ... için 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 13/01/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekillerince temyiz edilmiş, Dairenin 02/10/2018 tarih 2015/14323 E 2018/8452 K sayılı ilamı ile hükmün zamanaşımı nedeni ile bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamı üzerine davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi talep edilmiştir.
    Dosya içerisinde; Nevşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/11/2006 tarih ve 2005/16 E 2006/453 K sayılı kararının, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 16/06/2008 tarih 2008/9799 E 2008/7668 K sayılı bozma ilamının, Nevşehir 1. Asliye Ceza
    Mahkemesinin 14/10/2008 tarih 2008/290 E 2008/304 K sayılı kararının ve Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 07/12/2011 tarih ve 2011/2354 E 2011/7411 K sayılı düzelterek onama ilamının bulunduğu, anılan düzeltilerek onama ilamın 08/06/2012 tarihinde kesinleşmiş olduğu, eldeki davanın davacılarının ceza davasında katılan sıfatı ile yer aldıkları,yine eldeki davanın 21/02/2012 tarihli ara kararında da belirtildiği üzere; davalılar aleyhindeki ceza davasının henüz sonuçlanmış olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, somut olayda (mülga) 765 sayılı TCK uyarınca öngörülen zamanaşımı süresinin dolduğundan bahsedilemeyeceği anlaşılmakla; Dairemizin 02/10/2018 gün 2015/14323 2018/8452 E-K sayılı ilamı ile her ne kadar yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiş ise de yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin 02/10/2018 gün 2015/14323 2018/8452 E-K sayılı bozma ilamının ortadan kaldırılmasına karar verilerek, davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin temyiz dilekçelerinin incelenmesine geçilmiştir:
    2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar ... ve ... vekillerinin aşağıdaki bent dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    3-TBK"nın 56. maddesi (eski Borçlar Kanunu 47. mad.) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacıca göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında, manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nın 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve olay tarihi de gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı tarafta manevi tatmini sağlarken davacı taraf için zenginleşmeye, davalı taraf için ise fakirleşmeye yol açacak nitelikte olmayan şekilde manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, davacılar lehine bir miktar yüksek manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 02/10/2018 tarih 2015/14323 E 2018/8452 K sayılı bozma ilamının ortadan ortadan kaldırılmasına, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve davalı ... vekillerinin aşağıdaki bent dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, tashihi karar peşin harcın karar düzeltme isteyen davacılara geri verilmesine 05/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara