Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1794 Esas 2020/1282 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1794 Esas 2020/1282 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/1794
Karar No : 2020/1282
Karar Tarihi : 12/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1794 Esas 2020/1282 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/1794 E.  ,  2020/1282 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, 20.03.2006 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü, ... ve ... poliçesi ile sigortacısı oldukları aracın takla atması sonucu araç içinde yolcu olan davacının yaralandığını belirterek fazlaya dair haklarını saklı tutarak 50.000,00 TL tedavi gideri ve 10.000,00 TL işgücü kaybı olmak üzere 60.000,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminatın (sigorta şirketleri poliçe teminat bedel ve limiti ile sınırlı olmak ve yaptığı ödemeler mahsup edilerek) kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşreteken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili; sorumluluklarının kusur oranında poliçe limiti ile sınırlı olduğunu ve Sağlık Bakanlığı ücret tarifesine göre masrafların istenebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... Sigorta A.Ş vekili; HUMK"da dahili davalı müessesinin bulunmadığını ve ... limitini aşan miktardan sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalılar ... ve ... Türemez vekili; hatır taşımacılığının söz konusu olduğunu, olayda sürücünün kusurunun bulunmadığını, özel hastane masraflarının yüksek olduğunu ve istenilen miktarların fahiş bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile 36.242,06 TL tedavi giderlerinin 19.06.2006 tarihinden itibaren, 9.874,14 TL iş görmezlik bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den, poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ... ... Sigorta Şirketinden 19.06.2006 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ve ... Poliçesi kapsamı dışında kalan kısımdan sorumlu olmak kaydıyla poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ... Sigorta A.Ş."nden 19.6.2006 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine; 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...’dan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiş; hükmün, davalılar sigorta şirketleri vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 08/02/2010 gün ve 2009/1445 Esas 2010/899 karar sayılı ilamı ile davalılar sigorta şirketleri vekillerinin sair temyiz itirazları reddedilerek "Aktüerya veya tıp uzmanı olmayan bilirkişilerden raporlar alınmasının doğru görülmediği; davalı ... şirketlerinin sadece maddi tazminattan sorumlu tutulmuş olmasına rağmen, hükmedilen maddi ve manevi tazminatlar için belirlenen avukatlık ücreti, yargılama gideri ve harç miktarlarının tamamından diğer davalılar ile birlikte sorumluluklarına karar verilmesinin isabetli olmadığı; hükmedilen tazminatın ... limitleri içinde kalmasından dolayı davalı ... Sigorta A.Ş. hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerektiği" gerekçeleriyle karar bozulmuş; bu kez davalı ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından kararın düzeltilmesinin istenilmesi üzerine Dairemizin 21/04/2011 gün ve 2010/8223 Esas 2011/3791 karar sayılı ilamı ile karar düzeltme isteğinin kabulü ile davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilerek incelenmesine yer olmadığına karar verilmiş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
    Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanarak, manevi tazminat talebi ile daha önce verilen karar kesinleştiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına; davalı ... Sigorta A.Ş. hakkında açılan davanın reddine; 9.874,14 TL iş göremezlik tazminatının olay tarihi olan 20.03.2006 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte ..., ... ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ... ... Sigorta A.Ş."nden alınarak davacıya verilmesine; tedavi giderleri yönünden 18.838,79 TL tedavi giderinin dahili davalı ..."ndan 20.03.2006 olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, fazla istemin reddine, diğer davalılar hakkında bu kısımla ilgili açılan davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davalı ... Sigorta A.Ş. vekili ve dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 19/11/2015 gün ve 2014/21310 Esas 2015/12401 karar sayılı ilamı ile davalı ... vekilinin tüm, davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin ise sair temyiz itirazları reddedilerek ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazları da incelenmeksizin "bozma gereği yerine getirilmeden işgöremezlik bedelinin tespiti açısından konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmayıp bozma öncesi banka müdürü/müfettişinden alınan rapora dayanarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı ve temerrüt tarihinin başlangıcı konusunda hata yapıldığı" gerekçeleriyle karar bozulmuştur.
    Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece bozma ilamına uyularak davacının manevi tazminat istemine ilişkin talebi ile ilgili verilen kararın usülünce kesinleştiği anlaşıldığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına; davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden açılan davanın reddine ilişkin kararın usulünce kesinleştiği anlaşıldığından iş bu davalı aleyhine karar verilmesine yer olmadığına; davacının Mahkemece verilen 31.10.2013 tarihli karara karşı temyiz yoluna başvurmadığı da dikkate alınarak 9.874,14 TL iş görmezlik tazminatının 19.06.2006 tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte davalılar ..., ... ve poliçe limiti ile sınırlı olacak şekilde ... ... Sigorta A.Ş."nden tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine; davacının tedavi giderleri talebi yönünden Mahkemece verilen 31.10.2013 tarihli kararın usulünce kesinleştiği anlaşıldığından iş bu talep hakkında da karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, dahili davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içerisinde, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin inceleme yapılmasının mümkün olmamasına göre; dahili davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca dahili davalı Sosyal Güvenlik Kurumu"ndan harç alınmamasına 12.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara