Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2552 Esas 2021/413 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2552 Esas 2021/413 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/2552
Karar No : 2021/413
Karar Tarihi : 01/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2552 Esas 2021/413 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/2552 E.  ,  2021/413 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı ...; davalı ..."ın toplam 53.650,00 TL senetlere karşılık olan borcunu vadesinde ödemediği için alacağının yasal yoldan tahsiline gittiğini, ancak davalı borçlu ...’ın üzerine kayıtlı taşınmazını 04/11/2013 tarihinde muvazaalı bir şekilde davalı ... isimli şahsa devrettiğini, İİK nun 277. Maddesindeki şartların oluştuğu anlaşıldığından icra dosyasındaki alacak miktarı kadar bu hususta yapılan satış ve devrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili; davanın reddini savunmuştur.
    Diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, Dairemizin 04/09/2018 tarih ve 2016/3396 Esas, 2018/7374 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, Dava dayanağı takip dosyasında İİK"nun 105.maddesinde belirtildiği şekilde yapılmış bir haciz bulunmadığı gibi İİK"nun 143.maddesinde belirtilen aciz belgesi de sunulmadığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
    1-Dava, İİK"ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davalar, elinde geçici (İİK.m.105) veya kat"i (İİK.m.143) aciz belgesi
    bulunan alacaklılar tarafından açılabilir. Bu husus davanın görülebilme koşulu olmakla birlikte aciz belgesinin dava açılmadan, dava açıldıktan sonra veya temyiz aşamasında ve hatta hükmün Yargıtay"ca onanmasından (veya bozulmasından) sonra bile sunulma olanağı vardır.
    Dairemizin 04/09/2018 tarihli ilamında davacı elinde aciz belgesinin olmadığı ve geçici aciz belgesi niteliğinde bir haciz tutanağının olmadığı belirtilmiş ise de, bozmadan sonra davacı alacaklı tarafından 22/02/2019 tarihinde borçlunun adreslerinde yapılmış ve İİK"nun 105. madde niteliğinde olan bir haciz tutanağı sunulmuştur.
    Bu halde, ön koşul eksikliğinin giderildiğinin kabulü ile davanın esasına girilerek İİK"nun 277-279 ve 280 koşullarının tartışılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Kabule göre de, borçlu hakkında alınmış bir aciz vesikası olmadığı ve İİK"nun 105. maddesi kapsamında yapılmış bir haczin de bulunmadığından bu dava koşulunun gerçekleşmediği anlaşıldığından davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verildiğine göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2. maddesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi de hatalı olmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 01/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara