Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/104 Esas 2020/1291 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/104 Esas 2020/1291 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/104
Karar No : 2020/1291
Karar Tarihi : 12/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/104 Esas 2020/1291 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/104 E.  ,  2020/1291 K.

    "İçtihat Metni"


    Davacılar ... ile davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile aralarındaki dava hakkında Düziçi Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 18/12/2014 gün ve 2013/197 Esas 2014/631 sayılı kararın Dairemiz’in 06.11.2017 gün ve 2015/4819-2017/10158 sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili tarafından, muris ... mirascıları olarak, davalı ... ile çocukları ... ve ... hakkında takip yapıldığını takibin semeresiz kaldığını, dava konusu 1222 parselin 10.08.2012 tarihinde davalı ...’e 1223-219 ve 169 nolu parsellerin 10.08.2012 tarihinde davalı ...’e onun da daha sonra diğer davalı dördüncü kişilere sattığını belirterek tasarrufun iptalini istemiştir.
    Mahkemenin, davanın reddine ilişkin kararı Dairemizin 06.11.2017 tarih 2015/4819 Esas ve 2017/10158 Karar sayılı ilamı ile davalılardan ... savunmasında borçlu ..."un mirasçısı ... taşınmazları devralırken ödeme yapmayacağı, taşınmazları sattıktan sonra aldığı bedellerle ..."un borçlarını ödemesi karşılığında taşınmazları satın aldığını beyan ettiği, dosya kapsamında bulunan protokal başlıklı belgede davalı ..."in davalı borçlu ..."tan alacaklı olduğu belirtilmekle, ... ve ..."in durumlarının belirtilmediği 4. ve 5. kişi konumunda olan diğer davalılar yönünden ise tasarrufun iptalinin kötüniyetli olduklarının kanıtlanmasına bağlı olduğu ayrıca borçlu ..."un diğer davalılarla arkadaşlık, akrabalık, ticari ilişki, iş ortaklığı gibi araştırılıp ondan sonra toplanacak delillerle birlikte karar verilmesi gerekçesi ile bozulmuş, davalı ... vekili bozma kararının hatalı olduğundan bahisle karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Dosyanın yeniden yapılan incelemesi sonunda:
    1-Bozma ilamında, dava konularından 1223-219 ve 169 nolu parsellerin devri ile igili olarak değerlendirme yapıldığı ancak 1222 parselle ilgili olarak bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmış, bu nedenle davalı ...’in karar düzeltme isteğinin kabulü gerekmiştir.
    2-Dosya içerisindeki bilgilerden, 1222 parselin 10.08.2012 tarihinde yapılan satışında taşınmazın tapudaki satış bedeli ile gerçek değeri arasında önemli bir oransızlık olmamakla birlikte, taşınmazın Düziçi Börekli beldesinde bulunduğu, davalı üçüncü kişi ...’in de aynı belde doğumlu ve mukim olduğu, borçluların ... köyünde mükim ise de asıl borçlu ...’ın ... Ticaret olarak, börekli beldesinde ticari faaliyette bulunduğu sabittir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular ile tarafların varsa başka delillerinin de değerlendirilerek, davalı ...’in borçlu bir yakınlık, akrabalık veya borçlunun mali durumu ve alacaklılarını ızrar kastını bilebilecek şahıslardan olup olmadığının da araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu hususunda göz ardı edilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 06.11.2017 tarihli bozma kararına 3.bent olarak 2 nolu bentte geçen gerekçenin eklenerek yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, tashihi karar peşin harcının davalı ..."e geri verilmesine 12/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara