Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/4352 Esas 2020/1687 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/4352 Esas 2020/1687 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/4352
Karar No : 2020/1687
Karar Tarihi : 19/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/4352 Esas 2020/1687 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/4352 E.  ,  2020/1687 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalılardan ..."ın, davacıya borçlu olduğunu, süresinde borcu ödememesi üzerine hakkında ... İcra Müdürlüğünün 2011/5675 sayılı takip dosyası ile takip yaptıklarını, takibin kesinleşmesi ile bir kısım taşınır mallarının haczedildiğini ancak borcu karşılamaktan uzak olduğunu, davalının ..., Erenköy Mah., 2972 ada 162 parselde kayıtlı taşınmazdaki hissesini 28.03.2012 tarihinde davalı ... ..."a sattığını öğrendiklerini, satışın kötü niyetli ve mal kaçırma amacı ile yapıldığını ve değerinin çok altında bir bedelle satıldığını beyanla, taşınmazın davalıya yapılan satışına yönelik tasarrufun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ..."ın davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
    Davalı ... ... vekili, davaya konu taşınmazın, davalıların anneleri..."tan miras kaldığını, babalarının halen bu evde oturduğunu, daha önce davalı ... aleyhine ... 8.İcra Müdürlüğünün 2010/8652 E sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibinde bulunulduğunu, dava konusu taşınmazdaki payının haciz ve satışının istendiğini, takip alacaklısına ortaklığın giderilmesi davası açmak üzere yetki verildiğini, bu durumu öğrenen müvekkilinin, tanımadıkları yabancı birinin bu payı satın almasına engel olmak için kardeşinin miras payını satın
    aldığını ve kardeşinin borcunu dosya alacaklısına ödediğini, bunların belgelerinin mevcut olduğunu, alacaklıdan mal kaçırma amacının güdülmediğini, davacı tarafça yapılan icra takibinin çok daha sonra yapılmış olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali davasıdır.
    Bu tür davaların dinlenebilmesi için,davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
    Mahkemece borçlunun daha önce vekilliğini yapan Av. ..."ye olan vekalet ücreti borcunu ödememesi üzerine bu ücretin tahsili istemi ile ... 8.İcra Müdürlüğünün 2010/8652 sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığı, (12) no"lu bağımsız bölümdeki hissenin haczedildiği ve ortaklığının giderilmesi istemi ile dava açıldığı, bu aşamada alacaklının, davalı ... ..."ı araması ile durumdan haberdar olan davalının, dairede halen yaşlı ve hasta babasının oturmakta olması sebebi ile taşınmazın başkalarına satışını önlemek amacı ile, kardeşinin borcunu üstlendiği, Av...."ye toplamda 70.000,00 TL ödeme yaptığı, ödediği bedele karşılık kardeşinin 1/4 hissesini satın aldığı anlaşıldığından, satışın karşılıksız yapılmadığı, alacaklılardan mal kaçırma amacını gütmediği, böylelikle iptalinin koşullarının oluşmadığı düşüncesi ile kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmişse de dosya kapsamına göre varılan sonuç doğru görülmemiştir.
    Somut olayda alacağın dayanağı olarak 05.09.2011 tarihli senet gösterildiği, söz konusu senedin ... İcra Müdürlüğü’nün 2011/5675 sayılı takibe konu edildiği, takibin kesinleştiği, davalı borçlunun aciz halinde olduğunun kabul edildiği, davalı borçlu adına kayıtlı dava konusu gayrımenkulün söz konusu borcun doğumundan sonra 28.03.2012 de kardeşi olan davalı ... ...’a devredildiği anlaşılmıştır.
    Davalı 3. kişi ... ... her ne kadar davalı borçlunun başka bir icra dosyasına(... 8. İcra Müdürlüğünün 2010/8652 ) olan borcu ödemesine karşılık dava konusu gayrımenkulü satın aldığını beyan etmişse de söz konusu ödemenin İİK 279/2 kapsamında mutad ödeme olmamasına ve ... 8. İcra Müdürlüğünün 2010/8652 sayılı dosyasından da dava konusu gayrımenkulün ihaleye çıkartılıp ihale neticesinde de satın alınmamasına ve davalıların kardeş olmasına, davalı 3. kişi ... ...’ın davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişilerden olduğunun anlaşılmasına aksinin ispat edilememesine göre davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    2-Bozma neden ve şekline göre de davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 19/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara