Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/13026 Esas 2017/9074 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/13026 Esas 2017/9074 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2016/13026
Karar No : 2017/9074
Karar Tarihi : 16/10/2017
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/13026 Esas 2017/9074 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/13026 E.  ,  2017/9074 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacı; 23/06/2013 tarihinde davacının işleteni ve sürücüsü olduğu araç ile davalının işleteni ve sürücüsü olduğu aracın çarpıştığını, kazanın oluşumunda davalının %100 kusurlu olduğunu ve aracının değer kaybına uğramış olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 6.000 TL"nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı; davaya bakan mahkemenin yetkili olmadığını, olayın oluşumunda davacının da kusuru bulunduğunu ve tüm hasarın ... şirketi tarafından karşılandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 5.000 TL tazminatın haksız fiil tarihi olan 23/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde özellikle kusura ilişkin bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalının yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan araç değer kaybı bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    Değer kaybı miktarı konusunda hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise araçtaki değer kaybının tespiti, Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın sağlanmıştır. Değer kaybı konusunda bahsedilen yönteme uygun düzenlenmeyen bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulamaz.
    Bu durumda mahkemece aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının yeniden hesaplanması konusunda bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde soyut, denetime ve hükme elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 16/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara