17. Hukuk Dairesi 2018/2863 E. , 2021/2525 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı tarafça tasarrufun iptali istemiyle açılan davada mahkemece davanın reddine karar verilmiş;
Dairemizin 05.05.2015 gün, 2014/18636 E- 2015/6642 K sayılı ilamı ile “....davalı ...nin ortakları ile borçlu Şirket ortakları arasındaki tanıdıklıktan kaynaklı ilişkiler nazara alındığında ve cevap dilekçesinin içeriği irdelendiğinde borçlunun, dava dışı ... Bankası AŞ elindeki taşınmazı diğer davalı ile anlaşarak satın aldığı hususu anlaşıldığından davanın kabulü yerine yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığı.” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılama sırasında dava konusu gayrımenkulün ... Temizlik İlaçlama Tic. Ltd. Şti’ne devredildiğinin anlaşılması üzerine davacı vekilinin talebine istinaden ... Temizlik İlaçlama Tic. Ltd. Şti davaya dahil edildiği, ve dava konusu gayrımenkulün kaydına İİK 281/2 gereğince ihtiyati haciz konulmasına karar verildiği, dahili davalı ... şirketi tarafından ihtiyati hacze itiraz edildiği, mahkemece söz konusu ihtiyati haczin teminat karşılığında verilmiş olması, davalının taşınmazları devretmesi halinde hak kaybına uğrama ihtimalinin bulunmaması
gerekçesi ile ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği söz konusu kararın dahili davalı ... şirketi tarafından istinaf edildiği, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesinin 14.04.2017 gün, 2017/477 E- 2017/477 K sayılı kararı ile istinaf talebinin esastan reddine karar verildiği, dahili davalı ... şirketi vekili tarafından 26.09.2017 tarihli duruşmada söz konusu ihtiyati haciz kararının teminat karşılığında kaldırılmasının talep edildiği, mahkemece davalı ... şirketinin bu talebinin daha önceden de incelendiğini, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın kesin olduğu, bu sebeple talebin incelenemeyeceği şeklinde ara karar verildiği, dahili davalı tarafından bu ara kararın kaldırılması isteminde istinaf başvurusu yapıldığı, dosyanın Adana Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiğini, Adana Bölge Adliye Mahkemesinin 3. Hukuk Dairesi’nin 08.01.2018 gün, 2017/67 E- 2018/29 K sayılı ilamı ile “...daha önce Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 29/06/2015 günlü ilamı ile esastan bozulmasına karar verildiği, Mahkemece bozma kararından sonra verilen ara karara karşı yapılan itiraz hakkında Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesinin 17. Hukuk Dairesinin 14/04/2017 günlü kararı ile kesin olarak itirazın reddine karar verildiği, bu açıklamalar karşısında istinafa konu ara karara karşı başvurulan kanun yolu istemini inceleme merciinin Dairemiz olmadığı anlaşılmakla, mahkemece dosyanın ilgili merciie gönderilmesi için dosyanın geri çevrilmesine” karar verildiği, dosyanın Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiğini, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesinin 07.03.2018 gün, 2018/405 E-2018/247 K sayılı ilamı ile “...İstinafa konu 26.09.2017 tarihli ara kararının kesin olarak verilen 14.04.2017 tarih ve 2017/477-477 esas ve karar sayılı kararının devamı niteliğinde olmadığı, ayrı bir talep olduğu, verildiği tarih itibari ile Adana Bölge Adliye Mahkemesinin faaliyette olduğu, bu sebeple Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/62 esas sayılı dosyasında verilen 26.09.2017 tarihli "teminat karşılığı ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına" yönelik talebin reddine ilişkin karara karşı istinaf başvurusunu inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi olduğu, HMK"nun 352. maddesi uyarınca istinaf başvurusunu inceleme görevinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine ait olduğuna ve görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay’a gönderilmesine” karar verildiği, anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 341. maddesi 1. Fıkrası "İlk derece mahkemelerince verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir,
ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir” şeklindeki hüküm ile yine HMK nun temyiz edilemeyen kararlarının düzenlendiiği 362. Maddesinin 1. Fıkrasının (f) bendinde geçici hukuki korumalar hakkındaki bölge adliye mahkemelerince verilen kararların kesin olduğu belirtilmişse de;
6100 sayılı HMK"nun 373/4 maddesi; "Yargıtayın bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulabilir." hükmünü, geçici 3/2. maddesi; "Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez." hükmünü içermektedir.
Yukarıda açıklanan 373/4 ve diğer yasa maddelerinin düzenleniş amacı, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlara karşı Yargıtay yoluna başvurulmasını ve karar kesinleşinceye kadar kanun yolu denetiminin Yargıtay tarafından yapılmasını sağlamaktır. Diğer bir anlatımla, Yargıtay’ın verdiği bozma kararları üzerine verilen kararların tekrar Yargıtay denetiminden geçmesi, eş söyleyişle Yargıtay kararının istinaf yolu ile denetlenmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.
Somut olayda mahkemenin davanın reddine dair verdiği karar Dairemizin denetiminden geçerek esastan bozulmuş olmasına göre, dosyadan İİK 281/II hükmü gereğince verilen ihtiyati haczin, dahili davalı ... Şirketi vekili tarafından kaldırılması talebinin, mahkemece reddine dair verilen kararların incelenmesi Yargıtay’ın görevi olup, ... bu dosya ile ilgili Bölge Adliye Mahkemelerince(Gaziantep ve Adana Bölge Adliye Mahkemesi) verilen tüm kararların yok hükmünde olduğu anlaşılmıştır.
Bu sebeple; söz konusu tüm Bölge Adliye Mahkeme kararlarının kaldırılarak dahili davalı ... Tic. Ltd. Şti’nin istinaf dilekçelerinin temyiz dilekçesi olarak kabul edilip Dairemizce incelenmiştir.
İhtiyati haczi bir para alacağının zamanında ödenmesinin garanti altına alınması amacı ile mahkeme kararı ile dava konusu mal kaydına geçici olarak el konulmasıdır. İhtiyati haciz ile birlikte dava konusu malın dava dışı şahıslara devredilmesi engellenmiş olur. Buradaki amaç kötü
niyetli borçluların mal kaçırmak maksadı ile alacaklıları zarara uğratmasının önüne geçmektir.
İİK 281/2 maddesi “Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez. teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılması talebinin mahkemece değerlendirilmesi sonucuna göre karar vermesi gerekmektedir.” hükmüne haizdir. Mahkemece, davacı alacaklının teminat karşılığında davalı ... Tic. Ltd. Şti adına kayıtlı gayrımenkul kaydına İİK 281/2 hükmü gereğince ihtiyati haciz konulması talebini kabul etmiştir.
Davalı ... Tic. Ltd. Şti de teminat karşılığında söz konusu ihtiyati hacizin kaldırılmasını talep etmiştir. İhtiyati haciz kararı ile amaçlanan davacı alacaklının alacağının zayi olmasını engellemek olduğuna göre, davalı... Temizlik İlaçlama Tic. Ltd. Şti’nin teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılması talebi değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeler ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının ortadan kaldırılarak hükmün resen BOZULMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.