Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1615 Esas 2021/1451 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1615 Esas 2021/1451 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/1615
Karar No : 2021/1451
Karar Tarihi : 17/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1615 Esas 2021/1451 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/1615 E.  ,  2021/1451 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen davanın kabulüne ilişkin kararın davalı ... vekili ve davalı Muhammed Köse vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı borçlular, hakkında takip başlatıldığını, borçluların alacağı karşılayacak mal varlıkları olmadığını ve alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla dava konusu 8 nolu bağımsız bölümün 30.05.2012 tarihinde borçlulardan...’nin, ...’nin enişteleri davalı ...’ye onun da 01.08.2012 tarihinde davalı ...’a satıldığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptalini talep etmiştir.
    Davalı borçlular vekili, müvekkillerinin mal varlıklarını mal kaçırma amacı ile değil bir an önce borçlarının ödenmesi amacı ile satıldığını ve sonuçta borçların bir kısmının ödendiğini belirterek haksız açılan davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, davanın görülebilmesi için gerekli aciz belgesinin sunulmadığını, davalılardan ...’nin ödeme güçlüğü ve acil borç ödemesi gerekmesi nedeniyle ve taşınmaz bedelinin cazip olup kar amaçlı olarak
    müvekkili tarafından satın alındığını ve yine kar amaçlı olarak diğer davalı borçlu ...’a satıldığını ve ödemelerin banka aracılığı ile yapıldığını belirterek davanın reddini istemişlerdir.
    Davalı ..., kendisinin ..."nde ticaretle uğraştığını, taşınmazın fiyatını cazip bularak yatırım amaçlı olarak rayiç değer üzerinden alındığını ve bedelin ödendiğini belirtmiştir.
    Mahkemece, ivazlar arasında fahiş fark bulunduğu, davalı ...’in eşinin borçlu ...’in ve ...’in kız kardeşleri olduğu gibi aynı işkolunda faaliyette bulundukları İİK’nun 278/2 ve 280.maddelerine göre tasarrufun iptali gerektiği, davalı ...’ın da borçlular ile aynı iş kolunda faaliyette bulunduğundan borçlunun mali durumunu bilebilecek şahıslardan olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre ivazlar arasında fahiş fark bulunmamakla birlikte davalı 4. kişi ...’ın ve davalı 3. kişi Muhammed Köse’nin davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişi olduğunun anlaşılmasına göre davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 2.783,27 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ..."den alınmasına, 17.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara