Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/8972 Esas 2021/2116 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/8972 Esas 2021/2116 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/8972
Karar No : 2021/2116
Karar Tarihi : 02/03/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/8972 Esas 2021/2116 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/8972 E.  ,  2021/2116 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, 04.09.2013 tarihinde, müvekkillerinden ... eşi, ... babası olan ..."ın sevk ve idaresindeki davalı nezdinde zorunlu mali mesuliyet sigortalı aracın karıştığı çift taraflı kazada, ... ile aynı araçta yolcu olarak bulunan müvekkillerinden ... eşi, ... annesi ..."ın vefat ettiğini belirterek her bir davacı için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ayrı ayrı 2.500,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden işleyecek reeskont oranında ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; yargılama sırasında talebini tüm davacılar yönünden toplam 466.086,66 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, davacılardan ... için 172.217,58 TL, ... için 28.416,90 TL, ... için 3.382,21 TL ve ... için 17.918,32 TL olmak üzere toplam 221.935,01 TL destekten yoksun kalma tazminatının 29/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2020 tarihinden itibaren 3.920,00 TL’ye çıkarılmıştır.
    Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verilmiş olup davacı ... lehine hükmedilen maddi tazminat miktarı 3.382,21 TL olduğundan temyiz eden davalı yönünden karar kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı vekilinin davacı ... yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dosya içeriğine, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin inceleme yapılmasının mümkün olmamasına göre, davacılar vekilinin tüm; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-Dava, trafik kazası sonucunda ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
    Davalı vekilinin davacı ... dışındaki davacılar yönünden hesaplanan tazminatlara dair temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dairemizce kabul görmüş pay esasına göre; çocuksuz durumda destek, desteğin gelirini eşi ile paylaşacağı varsayımına dayalı olarak, gelirden desteğin %50 ve eşin %50 pay alacağı kabul edilmektedir. Çocukların eş ile birlikte destek payı alacağı durumda ise desteğin gelirden eşi ile birlikte ikişer pay alırken çocuklara birer pay verileceği yine eş, çocuklar ile ana babanın pay alacağı durumlarda desteğe 2 pay, eşe 2 pay, çocukların her birine 1"er pay, ana ve babaya 1"er pay ayrılarak böylece gelirin tamamının dağıtılacağı esasına dayalıdır. Çocukların sayısı arttıkça hem desteğe ayrılan pay hem de eş ve çocuklar ile ana ve babaya ayrılacak paylar düşecektir. Çocukların destekten çıkması ile birlikte destekten çıkan çocuğun payları destek, eş ve diğer çocuklara dağıtılacak anne ve babaya verilmeyecektir. Böylece geriye kalan eş ve çocukların payları ile desteğin payı artacaktır. Bu pay esası Türk aile sistemine uygun düşmektedir. Çünkü Türk aile sisteminde desteğin geliri aile bireyleri tarafından birlikte paylaşılmakta, aile bireyleri arttıkça gelirden alınacak pay düşmekte, aile bireyi azaldıkça da gelirden alınacak pay
    yükselmektedir. Ana ve babadan birinin destekten çıkması ile payı diğerine aktarılacak, ana ve baba ile çocukların tamamının destekten çıkması durumunda ise yine çocuksuz eş gibi desteğe 2 pay, eşe 2 pay esasına göre %50 desteğe %50 eşe pay verilerek varsayımsal olarak gelir paylaştırılarak tazminat bu ilkelere göre hesaplanmalıdır.
    Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda, her iki muris yönünden destekten çıkan annenin payı babaya eklenmeliyken tüm pay sahipleri arasında dağıtılması; desteklerin 2.çocuklarının olacağı varsayımının dikkate alınmaması doğru olmamıştır. O halde mahkemece, yukarıda belirtilen hususlarda aynı bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelenmeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin davacı ... yönünden temyiz dilekçesinin (isteminin) REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin tüm; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 02/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara