17. Hukuk Dairesi 2014/16968 E. , 2017/1654 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın, davacı ... idaresindeki araca çarpmasıyla oluşan kazada, davacıların yaralandığını, dişleri kırılan davacı ... ve ..."un diş tedavi gideri ödemek zorunda kaldığını, davacı ..."in aracında oluşan hasar, araçtaki değer kaybı ve aldığı işi zamanında teslim edememesi nedeniyle kazanç kaybına uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 6.000,00 TL. maddi tazminat ve her bir davacı için 1.800,00 TL"den toplam 9.000,00 TL. manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... İnş. A.Ş. vekili, kazaya karışan davalıya ait aracın, dava dışı ... Tekstil adlı şirkete uzun süreli kiralandığını, davalının işleten sıfatı bulunmadığından zarardan sorumlu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacıların, davalı ... A.Ş. aleyhine açtığı maddi ve manevi tazminat davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine; diğer davalı hakkındaki
davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 150,00 TL. tedavi gideri ve 600,00 TL. manevi tazminatın, davacı ... için 420,00 TL, davacı ... için 300,00 TL, davacı ... için 600,00 TL. ve davacı ... için 350,00 TL. manevi tazminatın davalıdan tahsiline; davacı ..."ın tedavi gideri talebi ile davacı ..."nun araç hasarı, araç değer kaybı ve kazanç kaybına ilişkin istemlerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacılar vekilinin manevi tazminata ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde; 6100 Sayılı HMK"nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 01.01.2013 tarihinden itibaren 1.820,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu kararda, ihtiyari dava arkadaşı olan davacılardan her biri için talep edilen ve reddolunan manevi tazminat miktarı, 1.820,00 TL"nin altındadır. Karar, anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden, manevi tazminatların reddedilen kısmı, her bir davacı için kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davacılar vekilinin temyiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacılar vekilinin diğer yönlere ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin, manevi tazminata ilişkin kısım yönünden mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin diğer yönlere ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 7,10 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına 20/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.