Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/3869 Esas 2021/1624 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/3869 Esas 2021/1624 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/3869
Karar No : 2021/1624
Karar Tarihi : 18/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/3869 Esas 2021/1624 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)17. Hukuk Dairesi         2020/3869 E.  ,  2021/1624 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan istinaf incelemesi sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacı vekili, 17.09.2016 tarihinde meyana gelen çift taraflı kazada yolcu konumunda olan davacı ...’in yaralandığını, bu nedenle belirlenecek geçici ve kalıcı iş göremezlik zararının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslahla talep miktarını 91.495,00 TL olarak belirlemiştir.
    Davalı vekili talebin reddini savunmuştur.
    Uyuşmazlık Hakem Heyetince talebin kabulü ile kalıcı iş göremezlik zararı 89.544,00 TL, geçici iş göremezlik zararı 1.951,00 TL olmak üzere toplam 91.495,00 TL’nin 19.10.2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınmasına karar verilmiş, davalı vekili karara itiraz etmiştir. İtiraz Hakem Heyeti başvuran tarafından genel şartlara göre Özürlü Sağlık Kurulu raporu ile başvuru yapmadığı için davalı vekilinin itirazını kabul ederek, başvurunun usulden reddine karar vermiştir. İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 11.11.2019 tarihli kararı ile “Başvuru şartına ilişkin itiraz haricindeki itirazların değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi için İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, karar vermiştir. İtiraz Hakem Heyetince 19.03.2020 tarihli kararı ile
    Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, başvuru sahibinin sürekli iş göremezlik tazminatının 20.000,00 TL"sinin temlik alan ...’a, 69.798,00 TL"sinin başvuru sahibine, 19.10.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesine, geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 19/06/2020 tarih ve 2019/4 Esas - 2020/1 Karar sayılı kararı gereğince, Sigortacılık Kanununu 30. maddesi ile kurulan Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra itiraz üzerine verdiği kararlarına karşı yasa yolu olarak Bölge Adliye Mahkemelerine gidilemeyeceği, doğrudan Yargıtaya temyiz kanun yoluna başvurulması gerektiğine içtihadı birleştirme yoluyla karar verilmiştir.
    Bu durumda, söz konusu Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu Kararı gereğince; Bölge Adliye Mahkemelerince istinaf incelemesi yapılamayacağından ve yasa yolu incelemesi bakımından temyize ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği anlaşıldığından İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesinin 11.11.2019 gün ve 2019/3973 E.- 2019/432 K. sayılı kararının kaldırılarak davalı vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesi gerekmiştir.
    2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı ...’in dosya kapsamından ev hanımı olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, hükme esas alınan aktüer raporunda davacı ...’in ev hanımı olduğu ve asgari ücret düzeyinde gelir elde edeceği kabul edilerek hesaplama yapılması yerindedir. Ancak anılan raporda aktif dönemde ücretin netleştirilmesi sırasında asgari geçim indiriminin dikkate alınması hatalı olmuştur. Davacı ...’in zararının hesaplanması sırasında esas alınan asgari ücret, bir çalışmanın karşılığı değil ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı ev hanımı olan davacının maluliyet zararının hesaplanması sırasında dikkate alınamayacağı açıktır.
    0 halde İtiraz Hakem Heyeti’nce, daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden, yukarıda ifade olunan hesaplamaya göre AGİ dâhil edilmemiş net asgari ücret üzerinden aktif dönem için (pasif dönem AGÎ"siz hesaplandığından) hesaplama yapılması konusunda ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı hesaplamaları içeren bilirkişi raporuna göre, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    4-Kabule göre; somut olayda, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davacı ... için 89.798,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline ve kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına toplam 12.473,74 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir.
    Sigortacılık Yasası 30/17 md. ve 19.01.2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazetede yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrasına "(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir.
    İtiraz Hakem Heyetince verilen 19.03.2020 tarihli kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16.13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT"nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5"i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmetmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesinin 11.11.2019 gün ve 2019/3973 E.-2019/432 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 18/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara