Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/277 Esas 2021/1178 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/277 Esas 2021/1178 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/277
Karar No : 2021/1178
Karar Tarihi : 11/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/277 Esas 2021/1178 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/277 E.  ,  2021/1178 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Asıl davada davacılar vekili, 20.07.2010 tarihinde davalı ...’in davalı ...’a ait kamyonla davacıların yolcu olduğu emniyet şeridindeki araca arkadan çarptığını, kaza sonucunda davacıların yaralandığını, yaralanarak beden gücünü kaybeden davacılar için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla ... ve ... için ayrı ayrı 1.000,00 TL maddi tazminat ve ayrı ayrı 100.000,00 TL manevi tazminatın olay günü itibarinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş; ıslah dilekçesi ile maddi talebini artırmıştır.
    Birleşen dosyada davacılar vekili, aynı kaza nedeni ile davacıların yolcu olduğu araca çarpan aracın trafik sigortacısından fazlaya ilişkin hakları ile sonradan oluşabilecek kalıcı sakatlığa ilişkin hakları saklı kalmak üzere ... ve ... için ayrı ayrı 45.000,00 TL iş göremezlik tazminatı ve 10.000,00 TL yardımcı kişi gideri olmak üzere toplamda 100.000,00 TL"nin olay günü itibari ile en yüksek ticari faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
    Birleşen davada davalı ... vekili, davanın reddini savunmuş, asıl dosyada davalılar davaya cevap vermemiştir.
    Yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davacılar vekili ile davalılar ... ve ... vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 25.10.2018 gün ve 2015/14192-2018/9610 sayılı ilamı ile mahkeme kararının gerekçesiz olması nedeni ile usulen bozulmuş; bozma ilamına uyan mahkemece, asıl dava bakımından maddi tazminatın tam ve manevi tazminatın kısmen kabulü ile davacı ... yönünden 90.878,79 TL maddi tazminatın ve 35.000,00 TL manevi tazminatın; davacı ... yönünden 320.350,03 TL maddi tazminatın ve 60.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 20/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, birleşen dosya bakımından davanın kabulü ile asıl dosya bakımından tahsilde tekerrür olmamak ve sigorta limiti ile bağlı kalınmak sureti ile davacı ... yönünden 90.878,79 TL maddi tazminatın; davacı ... yönünden 175.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 28/10/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Sigorta A.Ş"den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına ve özellikle manevi tazminatın takdirinde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 56. maddesindeki (eski BK 47) özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Asıl dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat; birleşen dava ise, aynı kazadan kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10. maddesinin 2. fıkrasına göre; "Manevi tazminat davalarında, davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez." Davacı ... bakımından reddedilen manevi tazminat miktarı 40.000,00 TL olup
    davalılar lehine davacı ...’in reddedilen manevi tazminatı için karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan nispi vekalet ücreti 4.750,00 TL’dir. Mahkemece, asıl davalılar lehine davacı ... bakımından reddedilen manevi tazminat tutarı için davacı ... bakımından kabul edilen manevi tazminat için hükmedilen (daha yüksek bir tutar olan) 6.950,00 TL vekalet ücretinin aynısına hükmedilmiş olması, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10. maddesinin 2. fıkrasından amaçlanan gaye ile örtüşmemektedir. Bu itibarla, mahkemece, asıl davada davalılar lehine davacı ... bakımından reddedilen manevi tazminat için 4.750,00 TL nispi vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken 6.950,00 TL vekalet ücreti hükmedilmesi doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nın 370/2. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile; hüküm fıkrasının “manevi tazminat bakımından” başlıklı 8-D numaralı bendinde yer alan “6.950,00 TL” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “4.750,00 TL” ibaresinin eklenmesine ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 11/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara