Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/2349 Esas 2021/2397 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/2349 Esas 2021/2397 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/2349
Karar No : 2021/2397
Karar Tarihi : 08/03/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/2349 Esas 2021/2397 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/2349 E.  ,  2021/2397 K.

    "İçtihat Metni"


    Asıl dosyada davacılar ..., ... ile asıl dosyada davalılar ..., ..., ..., ..., ... , ... Sigorta A.Ş., ... Genel Sigorta A.Ş. ve birleşen dosyada davacılar ... , ... (kendi adına asaleten, çocukları ... , ... ve ... velayeten ile birleşen dosyada davalılar ..., ..., ... Genel Sigorta A.Ş., ..., ..., ... arasındaki dava hakkında İvrindi Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 22/05/2015 gün ve 2006/149-2015/127 sayılı hükmün Dairenin 04/02/2020 gün ve 2019/301 -2020/688 sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş olup, süresi içinde birleşen dosyada davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    1-Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre 6100 Sayılı HMK.nin geçici 3. maddesinin 2. fıkrası delaletiyle 1086 Sayılı HUMK.nin 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan birleşen davada davacılar vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün birleşen davada davacılar vekili ile asıl ve birleşen davada davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; her ne kadar Dairemizin 04.02.2020 tarih 2019/301- 2020/688 sayılı kararı ile; hükmün bozulmasına karar verilmiş ise de; ilamın (3) numaralı bendinde birleşen davada davacıların manevi tazminat taleplerinin her bir davacı yönünden açıklattırılması gerektiği gerekçesi ile yerel mahkemece verilen kararın bozulmasına karar verildiği belirtilmiş ise de ... Tarihli dilekçe ile davacılar vekilince manevi tazminat miktarları her bir davacı yönünden açıklanmış olduğu anlaşıldığından Dairemizin bu hususa ilişkin (3) numaralı bendinde yer alan bozmasında yanılgılı
    değerlendirme yapılmış olduğu anlaşılmakla ilamdan bozma sebebi olarak çıkarılması gerekmiştir. Bu nedenle, birleşen dosyada davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüyle Dairemizin 04.02.2020 gün, 2019/301- 2020/688 sayılı bozma ilamının (3) numaralı bendinde yer alan bozma nedeni ile (5) numaralı yer alan davalı ..."in birleşen davada ..., ... , ... ve ... lehine hükmedilen manevi tazminat miktarlarına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ilişkin kararın ortadan kaldırılması gerekmiştir.
    3-Davalı ..."in birleşen davada ..., ... , ... ve ... lehine hükmedilen manevi tazminat miktarlarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a-6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL"na çıkartılmıştır.
    Temyize konu kararda davacı ... için 100,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş olup, anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden davalı ... bakımından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün, 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı ..."in davacı ... lehine hükmedilen manevi tazminata ilişkin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    b-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, manevi tazminatın takdirinde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde karar verilmesinde göre; davalı ..."in davacılar ..., ... ve ... lehine hükmedilen manevi tazminat miktarına ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının REDDİNE; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairenin 04.02.2020 tarih 2019/301- 2020/688 sayılı bozma ilamının (3) nolu bendinde yer alan bozma sebebinin ve (5) nolu bendinde yer alan davalı ..."in birleşen davada ... , ... ,
    ... ve ... lehine hükmedilen manevi tazminat miktarlarına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ilişkin kararın ortadan kaldırılmasına, (3-a) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalı ..."in davacı ... lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı yönünden hükmün kesin olması nedeniyle temyiz isteminin reddine, (3-b) nolu bentte açıklanan nedenlerle; davalı ..."in birleşen davada ..., ... ve ... lehine hükmedilen manevi tazminat miktarlarına yönelik temyiz itirazlarının reddine, tashihi karar peşin harcın karar düzeltme isteyen davacılara geri verilmesine, 08/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara