Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/2064 Esas 2021/2219 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/2064 Esas 2021/2219 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/2064
Karar No : 2021/2219
Karar Tarihi : 03/03/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/2064 Esas 2021/2219 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/2064 E.  ,  2021/2219 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkiline trafik sigortalı araçta yolcu olarak bulunan davalılar murisinin tek taraflı kaza sonucu vefat ettiğini, davalılar tarafından murisin ölümü nedeniyle sigortalıya ve araç sürücüsüne karşı Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi"nde tazminat davası açtıklarını, davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm Yargıtay 4. Hukuk Dairesi"nce, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği yönüyle bozulduğunu, mahkemenin bozma ilamına uyarak belirlenen tazminattan %30 hatır taşıması indirimi yaparak yeniden karar verdiğini, kararın temyiz edilmeden kesinleştiğini, oysa davalıların ilk verilen karar için icra takibi yapmaları nedeniyle müvekkili şirket tarafından davalılara 40.870,00 TL ödeme yapıldığını, bozma sonrası verilen ve kesinleşen karara göre davalıların sebepsiz zenginleştiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar vekili, davacının dava açmakta hukuki yararını olmadığını, İİK"nun 40. maddesine göre işlem yapılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne, davalı ..."dan 10.574,09 TL, davalı ..."dan 8.559,07 TL tazminatın ayrı ayrı alınarak davacıya verilmesine, dava tarihinden itibaren alacaklar üzerine yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, fazladan ödenen tazminatın istirdatı istemine ilişkindir.
    Dava tarihi itibariyle 818 Sayılı Borçlar Yasasının 66. maddesine göre (6098 sayılı Yasa 72. madde); sebepsiz zenginleşmeden dolayı açılacak dava, zarar görenin verdiğini isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten itibaren bir yıl ve herhalde bu hakkın doğumundan başlayarak on yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan istirdat ancak borçlu bulunmayan bir şeyin iradi olarak tediyesi şeklindedir ve hata hükümlerine tabidir. İade alacaklısı geri alma hakkının varlığını öğrenmesinden itibaren bir yıl ve herhalde bu hakkın doğumundan itibaren on yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Somut olayda, davalılar vekili tarafından davacı tarafça sunulan ıslah dilekçesine karşı zamanaşımı defi"nde bulunulmasına rağmen, Mahkemece 818 Sayılı Yasanın 66. maddesi gereğince, bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmeden işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 03/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara