Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/6046 Esas 2021/399 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/6046 Esas 2021/399 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/6046
Karar No : 2021/399
Karar Tarihi : 01/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/6046 Esas 2021/399 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/6046 E.  ,  2021/399 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, kaldırımda yürüyen davacı ... ve davacılar murisi ..."e çarpmasıyla oluşan kazada davacı ..."ın ağır biçimde yaralandığını ve ..."in öldüğünü, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını ve manevi zarara uğradıklarını; davacı ..."ın yaralanıp maluliyete uğradığını ve bu yaralanma nedeniyle davacı ... ile anne babası olan davacıların manevi zarara uğradıklarını, ölen ... ve davacı ... için tedavi masrafı yapılmak zorunda kalındığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla, ..."in ölümü nedeniyle 500,00 TL. maddi ve 350.000,00 TL. manevi tazminatın, davacı ..."ın yaralanması nedeniyle 200,00 TL. maddi ve 300.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 17.11.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, toplam maddi tazminat taleplerini 180.954,21 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; davacıların maddi tazminat alacaklarının konusuz kaldığı gerekçesiyle, bu talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına; 3.120,00 TL. tedavi giderlerinden davalı ...Ş."nin de diğer davalı ile birlikte sorumlu olduğunun tespitine; davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı ... için ..."in ölümü nedeniyle 20.000,00 TL, ..."nun yaralanması nedeniye 5.000,00 TL, davacı ... için ..."in ölümü nedeniyle 20.000,00 TL, ..."nun yaralanması nedeniyle 5.000,00 TL, ... için ..."in ölümü nedeniyle 10.000,00 TL, kendi yaralanması için 5.000,00 TL, ... için ..."in ölümü nedeniyle 10.000,00 TL, ... için ..."in ölümü nedeniyle 10.000,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline, davacı ..."in yargılama sırasında vefat ettiği ve mirasçılarının davaya devam ettiği anlaşılmakla Yeter hakkında hükmolunan manevi tazminatın payları oranında mirasçılarına verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılmış olmasına; davacı ... dışındaki davacılar için, manevi tazminatın takdirinde TBK"nun 56. (BK"nun 47.) maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre; davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı ..., dava konusu kaza sonucu yaralanmasından duyulan üzüntü nedeniyle, 200.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece, talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarda manevi tazminata karar verilmiştir.
    6098 sayılı TBK"nun 56. (BK"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı
    İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu, davacı ..."ın cismani zarara uğraması nedeniyle duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları; davacının iyileşme süresinin 9 ay olduğu ve % 28 malul kaldığı dikkate alındığında oluşan zararın ağırlığı, davacının kazada hiçbir kusurunun bulunmadığı hususları gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı ... için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, düşük miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı ... yararına BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 01/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara