Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/5814 Esas 2020/2142 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/5814 Esas 2020/2142 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/5814
Karar No : 2020/2142
Karar Tarihi : 26/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/5814 Esas 2020/2142 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/5814 E.  ,  2020/2142 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm davalı ... İl Özel İdaresi ve davalı ... Sigorta A.Ş vekillerince temyiz edilmiş, davalı ... İl Özel İdaresi vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 08.10.2019 Salı günü davacılar vekili Av. ... ile davalı ... İl Özel İdaresi vekili Av. ... ve davalı T.C ... vekili Av. ... geldiler. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle iade edilen doya ikmal edildikten sonra tekrar gelmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, davacı ..."ın eşi ve diğer davacıların babası ...’ın 02/03/2010 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucunda yaralandığını, davalı ..."na bağlı hastanede görev yapan ..."in yönetimindeki ... İl Özel İdaresi adına kayıtlı ve ... Sigorta A.Ş."ne sigortalı ambulansla hastaneye götürülürken davalı ..."ın maliki ve sürücüsü olduğu, davalı ... Sigorta A.Ş."ne sigortalı kamyon ile ambulansın çarpışmaları neticesinde yaşamını yitirdiğini belirterek her bir davacı için 100.000,00"er TL manevi tazminat ve 10.000,00"er TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılardan ..., süresinde yetki itirazında bulunarak tüm davalılar için ortak yetkili mahkemenin olay yeri olması itibariyle ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu savunmuştur.
    Diğer davalılar ise, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davalılardan ...’in yetki itirazının kabulü ile “…Mahkemenin yetkisizliğine, dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine, kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlatılmak üzere iki hafta içinde dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dava dosyasının yetkili ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tevdiine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine, yargılama giderlerinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına…” karar verilmiş; hükmün, davacılar vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 11/04/2013 tarih 2012/8411 esas 2013/5407 karar sayılı ilamı ile "süresinde yetki itirazında bulunan davalının itirazının kabul edilerek onun yönünden davanın ayrılması, yetki itirazında bulunmayanlara karşı davaya devam edilerek onlar yönünden işin esasının incelenmesi gerekirken tüm davalılar yönünden yetki itirazının kabulüne karar verilmesinin doğru görülmediği" gerekçesiyle karar bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
    Davacılar vekili tarafından 12.01.2017 tarihli dilekçe ile davacı ... yönünden talep edilen 7.500,00 TL maddi tazminat, 110.252,08 TL ve davacı ... yönünden ise talep edilen 500,00 TL maddi tazminat, 7.327,74 TL olarak ıslah edilmiştir.
    Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında işin esasına girilmiş ve mahkemece, davalı ... hakkında açılan davada yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliğine, HMK"nun 114/1-b ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine; davacılar Burcu Doğan ve ... yönünden açılan maddi tazminat taleplerinin reddine; davacı ..."ın maddi tazminat talebinin kabulü ile 110.252,08 TL maddi tazminatın davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden 10/02/2011 tarihinden itibaren, davalılar ... ve ... İl Özel İdaresi yönünden ise kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ... İl Özel idaresi ve ... Sigorta A.Ş."nden (davalı ... Sigorta A.Ş. poliçe limiti dahilinde sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; davacı ..."ın davalı ...Ş. hakkındaki 7.500,00 TL miktarındaki maddi tazminat talebine yönelik davasının reddine, davacı ..."ın maddi tazminat talebinin kabulü ile toplam 7.327,74 TL maddi tazminatın davalılar ... Sigorta A.Ş., ... Sigorta A.Ş., ... ve ... İl Özel İdaresi"nden (davalı ...Ş. bu miktarın 1.831,94 TL"sinden, davalı ... Sigorta A.Ş. bu miktarın 5.495,80 TL"sinden sorumlu olmak üzere), davalılar ... Sigorta A.Ş. yönünden 10/02/2011 tarihinden itibaren, ... Sigorta A.Ş. yönünden 18/09/2010 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile her bir davacı için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ... İl Özel İdaresi"nden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve mütesilsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... Sigorta A.Ş. Vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Davalılar arasında yer alan davalı ... Sigorta A.Ş. manevi tazminattan sorumlu olmadığı gibi manevi tazminata ilişkin harçtan da sorumlu değildir.
    Mahkemece maddi-manevi tazminat taleplerinden kabul edilen miktara göre ayrı ayrı karar ve ilam harcı belirlenerek sigorta şirketinin maddi tazminat talebi hakkında karar ve ilam harcından poliçe limiti gözetilerek maddi ve manevi tazminat miktarlarının kabul edilen kısımlarına göre oranlama yapılarak davalı ... şirketinin manevi tazminat yönünden sorumluluğunun bulunmadığı değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken maddi ve manevi tazminat taleplerinin toplamı üzerinden hesap yapılarak bunun tamamından sigorta şirketinin de sorumlu olduğuna ve kabul edilen manevi tazminat talepleri yönünden de ayrım yapılmadan harç ve yargılama giderine hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, araç malikleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılması için bir başka kimseye devir edilmesi halinde (kısa bir süre için kiralanmaması kaydıyla) artık üzerindeki fiili hakimiyeti kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o araca kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekir. Bunun sonucu olarak da, araç maliki sorumlu tutulmamalıdır.
    Davalı ... İl Özel İdaresi, kayıt maliki olup kayden işletendir fakat yukarıda açıklandığı üzere K.T.K. m.85 uyarınca işletenlik sıfatı değişebilmektedir.
    Davalı, ambulansların hastanelere verilmek üzere alındığını ve teslim edildiğini iddia etmiş, buna ilişkin encümen kararı ile teslim fişini sunmuştur. Bu iddiasının doğru olması halinde davalının işletenlik sıfatı sona erecektir.
    Buna göre, kazaya karışan ambulans trafikte ... adına kayıtlı gözükmekteyse de, araç sahibi olan İl Özel İdare Müdürlüğü"nce 12.08.2003 tarihli ve 159 sayılı encümen kararı ile ..., Enez, Uzunköprü Devlet Hastanelerine 1"er adet ambulans alınmasına karar verildiği, kazadan önce 17.04.2008"de aracı teslim ettiği, ambulans şoförünün ... çalışanı olduğu ve araca ilişkin poliçelerde de sigortalı olarak ... İl Sağlık Müdürlüğü"nün gösterildiği anlaşılmakta olup aracın niteliğine göre işleten yada zilyedi konumunda bulunan kurum davacı ..."dır. Söz konusu araca ilişkin 2918 sayılı Yasanın 20/d maddesine göre yapılan bir resmi satışı gerçekleşmemiş ise de davalı ... yönünden davanın taraf sıfatı yokluğu sebebi ile reddi gerekirken bu davalı yönünden davanın esasına girilerek karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    3-Bozma sebep ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Sigorta A.Ş. Vekilinin tüm temyiz itirazlarının kabulüne, (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ... İl Özel İdaresine ve T.C ..."na verilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı ... Sigorta A.Ş yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Sigorta A.Ş."ye geri verilmesine 26/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara