Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2910 Esas 2020/962 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2910 Esas 2020/962 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/2910
Karar No : 2020/962
Karar Tarihi : 10/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2910 Esas 2020/962 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/2910 E.  ,  2020/962 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Sigorta A.Ş. vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacılar vekili, 2015/E.21993 sayılı başvuruda, 11.10.2015 tarihinde meydana gelen çift taraflı kazada davalı ... Sigorta A.Ş."ye trafik sigortası ile sigortalı 46 VE 589 plakalı araç sürücüsü ve aynı zamanda davacı ..."nin eşi, ... ve ..."ın oğulları ..."ın vefat ettiğini, davacıların destekten yoksun kaldıklarını, davalılara gönderilen ihtarnamelerin ... Sigorta A.Ş."ye 24.10.2015, ... Sigorta A.Ş."ye 23.10.2015 tarihinde tebliğ edildiğini, ... Sigorta A.Ş. tarafından cevap verilmediğini, ... Sigorta A.Ş. tarafından talebin reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 40.000,00 TL, Hacı ve ... için 500,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılara başvuru yapılan tarihten itibaren 8 işgünü sonrası olan 06.11.2015 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi (avans) ile birlikte davalılardan müteselsilen tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
    Birleşen 2015/E. 21973 sayılı başvuruda, davacı ... vekili, 11.10.2015 tarihli kazada 46 VE 589 plakalı araçta yolcu olan oğlu ..."ın vefat ettiğini, davacının destekten yoksun kaldığını, sigorta şirketlerine yapılan başvuruların olumsuz sonuçlandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 5.100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılara başvuru yapılan tarihten itibaren 8 işgünü sonrası olan 06.11.2015 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi (avans) ile birlikte davalılardan müteselsilen tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
    Birleşen 2015/E.21971 sayılı başvuruda, davacı ... vekili, 11.10.2015 tarihli kazada 46 VE 589 plakalı araçta yolcu olan oğlu ..."ın vefat ettiğini, davacının destekten yoksun kaldığını, sigorta şirketlerine yapılan başvuruların olumsuz sonuçlandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 5.100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılara başvuru yapılan tarihten itibaren 8 işgünü sonrası olan 06.11.2015 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi (avans) ile birlikte davalılardan müteselsilen tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davacılar vekili, 21.01.2016 havale tarihli dilekçesinde, bilirkişi raporundaki aleyhe olan hususları kabul etmediğini belirterek, maddi tazminat talebini fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müteveffa ..."ın vefatı nedeniyle davacı ... için 171.148,49 TL, ... için 15.800,29 TL, Hacı için 11.476,72 TL; müteveffa ... ..."ın vefatı dolayısıyla davacı ... için 71.808,53 TL; müteveffa ... ..."ın vefatı dolayısıyla davacı ... için 97.467,22 TL olmak üzere toplam 367.701,25 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Hakem heyetince talebin kısmen kabulüne dair verilen karara davacılar vekili, davalı ... Sigorta A.Ş. vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine itiraz hakem heyetince davalıların itirazlarının reddine, davacılar vekilinin itirazının kabulüne dair karar verilmiş; karar, davalı ... Sigorta A.Ş. vekili ve davalı ...Ş. vekilince temyiz edilmiştir.
    1-5684 sayılı Sigortacılık Yasasının 30/12. maddesi gereği sigorta tahkim komisyonlarının 40.000,00 TL"yi geçmeyen kararları kesindir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir. Davacılar ihtiyari dava arkadaşı durumunda olduğundan dolayı 40.000,00 TL"lik kesinlik sınırı her bir davacı yönünden ayrı ayrı gözetilmelidir. Bu sebeple davacılar ... ve ... yönünden verilen kararlar miktar itibariyle kesin niteliktedir. Davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin ve davalı ...Ş. vekilinin temyiz istemlerinin, davacılar ... ve ... lehine hükmedilen tazminatlar kesin nitelikte olduğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Asıl ve birleşen dava çift taraflı trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
    Karayolu Trafik Kanunu’nun 91. maddesi gereği, KTK 85. maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere, mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur.
    Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir. Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartlar C.10. maddesi ile 12/8/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
    Karayolları Trafik Kanununun 93. maddesi gereği zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları, teminat tutarları ile tarife ve talimatları Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlıkça tespit edilir ve Resmi Gazetede yayımlanır. Böylece Hazine Müsteşarlığı kanundan aldığı yetki ile zorunlu sigorta genel şartlarını belirler. Sigortacılık Kanunu"nun Sigorta Sözleşmeleri başlıklı 11. maddesi birinci cümlesinde "Sigorta sözleşmelerinin ana muhtevası, Müsteşarlıkça onaylanan ve sigorta şirketlerince aynı şekilde uygulanacak olan genel şartlara uygun olarak düzenlenir." ifadesi ile yapılacak sözleşmeler (poliçeler) genel şartlara uygun olmak zorundadır.Bu nedenle zorunlu sigorta genel şartlarını Türk Borçlar Kanunu’nun 20. maddesinde düzenlenen genel işlem koşulu kapsamında değerlendirmek mümkün değildir. TBK 20. maddede belirtildiği üzere önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleri genel işlem koşulu kapsamındadır. Oysa Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Genel Şartları, sözleşmede taraf olmayan Hazine Müsteşarlığı tarafından kanundan aldığı yetkiye dayalı olarak belirlenir. Ayrıca Genel şartları, Türk Borçlar Kanunu 20. maddesinin son fıkrasında “Genel işlem koşullarıyla ilgili hükümler, sundukları hizmetleri kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle yürütmekte olan kişi ve kuruluşların hazırladıkları sözleşmelere de, niteliklerine bakılmaksızın uygulanır.” düzenlemesi kapsamında düşünmekte mümkün değildir. Çünkü kanunda açıkça belirtildiği üzere kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle kişi ve kuruluşların hazırladıkları sözleşmeler yürütmekte oldukları bir hizmet ile ilgili olmalıdır. Oysa Hazine Müsteşarlığı, zorunlu mali sorumluluk sigortası hizmeti veren bir kuruluş olmadığı gibi hizmeti alan taraf ile bir sözleşme ilişkisi içinde bulunmamaktadır.
    01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın uygulanması, Karayolları Trafik Kanunu’nun 95. maddesinde belirtilen tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği ilkesine aykırı olduğunu söylemekte mümkün değildir. Bu ilkenin uygulanabilmesi için her iki tarafın özgür iradesi ile poliçe düzenlendikten sonra zarar görenin aleyhine tazminatın kaldırılması yada azaltılmasını gerektirecek değişikliklerin yapılması durumunda geçerli olacaktır. Oysa 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları, yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibarı ile Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası’nın kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Sigortacı, işletenin sorumluluğunu poliçe ve genel şartlar kapsamında üstlendiğine göre, sonradan bir değişiklikten bahsetmek mümkün olmayacaktır. Kaldı ki 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1423. maddesine göre sigortacı, sigorta sözleşmesine ilişkin tüm bilgileri, sigortalının haklarını, sigortalının özel olarak dikkat etmesi gereken hükümleri, gelişmelere bağlı bildirim yükümlülüklerinden oluşan aydınlatma yükümlülüğünü sigortalıya karşı yerine getirmese dahi sigortalı, sözleşmenin yapılmasına 14 gün içinde itiraz etmemiş ise sözleşme poliçede yazılı şartlar ve poliçenin ayrılmaz bir parçası olan genel şartlar kapsamında yapılmış olur.
    Karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatının kapsamı, poliçe ve poliçenin ayrılmaz bir parçası olan genel şartlara göre belirlenir. Nitekim Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde yapılan değişiklikle zorunlu sigortacının kapsamında ki tazminatları belirlemede Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının göz önüne alınması esası getirilmiştir.
    01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür.
    Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” Şeklinde düzenlenmiştir. Kapsama giren teminat türlerinin tanımlandığı A.5. maddesinin (ç) bendinde ise Destekten Yoksun Kalma (Ölüm) Teminatı “Üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla ölenin desteğinden yoksun kalanların destek zararlarını karşılamak üzere bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek tazminattır.” Şeklinde ifade edilmiştir. Genel Şartlar A.6. maddesinin (c) bendinde “İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri” ve (d) bendinde “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatının dışında kalan hallerden sayılmıştır.
    Somut olayda asıl davada davacı sürücünün eşi, anne ve babası, birleşen davada araçtaki yolcular ... ve ..."ın annesi olup sigortalı sürücü desteğin sevk ve idaresindeki araçla karışmış olduğu trafik kazasında sürücü ve iki oğlunun ölmesi sonucu içinde bulundukları aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından ve karşı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuşlardır. Dosyada mevcut kaza tespit tutanağına göre, desteğin kullanmakta olduğu kamyoneti ile aynı yönde park halinde bulunan kamyona arkadan çarpması neticesinde kazanın meydana geldiği, desteğin asli kusurlu, karşı sürücünün tali kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
    Desteğin kullandığı araç için davalı ... Sigorta A.Ş. ile aralarında düzenlenen poliçenin teminat başlangıç ve bitiş tarihleri 10.07.2015-10.07.2016 tarihleri olup, davalı ... şirketinin sorumluluğunun kapsamı ise 01.06.2015 tarihinde, yani poliçenin teminat başlangıç tarihi olan 10.07.2015 tarihinden önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir.
    Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla oluşan destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için, motorlu aracın işletilmesi sırasında ölen kişinin mutlaka üçüncü bir kişi olması gerekir. Aracın sürücü ve işleteni olan sigortalı ..."ı üçüncü kişi olarak kabul etmek mümkün değildir.
    Bu durumda mahkemece, asıl davada, davacıların sürücü ... yönünden 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarına göre davalı ... Sigorta A.Ş."den destek tazminatı talep etme hakkı bulunmadığı gerekçesiyle davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    3-Bozma sebep ve şekline göre davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin sair, davalı ...Ş. vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin ve davalı ...Ş. vekilinin davacılar ... ve ... lehine hükmedilen maddi tazminatlara ilişkin temyiz dilekçesinin hakem kararının kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile asıl davaya ilişkin hükmün davalı ... Sigorta A.Ş. lehine BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin sair, davalı ...Ş. vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesin 10/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara