17. Hukuk Dairesi 2015/18622 E. , 2016/5983 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkiline ait araç kırmızı ışıkta beklerken davalının sürücüsü olduğu aracın arkadan çarptığını, çarpmanın etkisiyle müvekkilinin aracının önünde bekleyen dava dışı araca çarptığını, davalının 1,23 promil alkollü olduğunu, tespit raporuna göre araçta 8.500,00 TL değer kaybı oluştuğunu, belirsiz alacak davası olarak belirlenecek değer kaybının olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş, bedel artırım dilekçesiyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak talebini 21.250,00 TL"ye yükseltmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davasının kabulü ile 21.250,00 TL araç değer kaybından kaynaklanan maddi tazminatın kaza tarihi olan 12.10.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybı denetime olanak vermeyecek şekilde belirlenmiştir. Bilirkişi raporu hüküm vermeye yeterli değildir. Aynı zamanda davacıya ait aracın varsa davaya konu trafik kazasına ilişkin hasar dosyası getirtilmemiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece, davacıya ait aracın davaya konu hasar dosyası da ilgili yerden getirtildikten sonra aynı bilirkişi heyetinden, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihindeki hasarsız 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespit edilmesinden sonra aradaki farkın hesaplanarak değer kaybı miktarının bulunması hususunda ayrıntılı, denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 16/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.