Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1631 Esas 2021/3034 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1631 Esas 2021/3034 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/1631
Karar No : 2021/3034
Karar Tarihi : 22/03/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1631 Esas 2021/3034 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/1631 E.  ,  2021/3034 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı ...’in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı davalı ... ’ya, onun tarafından davalı ...’a, ... tarafından da davalılar ..., ..., ..., ..., ... ve ...’e sattığını öne sürerek yapılan tasarrufların iptalini ve taşınmazların tapu kaydı üzerine İİK"nın 281/2 madde gereğince ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar; davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece 27/09/2018 tarihli duruşmada; davacının ihtiyati haciz taleplerinin dosya kapsamına göre yerinde görülmemesi nedeniyle reddine karar verildiği belirtilmiş olup, ara karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava İİK"nın 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    HMK’nun 297/1-c maddesine göre mahkeme kararları, asgari olarak iki tarafın iddia ve savunmalarının özetlerini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi zorunludur. Yine Anayasanın 141/3. maddesi hükmü de tüm mahkeme kararlarının gerekçeli olması gereğini düzenlemektedir. Kararlara konulması gereken gerekçeler sayesinde taraflar hükmün hangi maddi ve hukuki sebebe dayandırıldığı anlayabilecekleri gibi, karar aleyhine kanun yoluna başvurulduğunda da HUMK’nun 428. maddesi uyarınca Yargıtay incelemesi sırasında ancak bu gerekçe sayesinde kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı saptanır. Diğer bir ifadeyle Yargıtay denetimi ancak bir kararın gerekçe taşıması halinde mümkün olabilir.
    Somut olayda; Mahkemece 27/09/2018 tarihli duruşmada; davacının ihtiyati haciz taleplerinin dosya kapsamına göre yerinde görülmemesi nedeniyle reddine karar verildiği ve bu konuda 25/09/2018 tarihli ara karar başlıklı evrakta gerekçeli karar yazıldığı belirtilmiş ise de; 25/09/2018 tarihli ara karar başlıklı evrakta gerekçeli karar yazılmadığı anlaşılmıştır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz talebinin reddine dair gerekçeli mahkeme kararının yazılması, taraf vekillerine tebliği ile usuli işlemler ikmal edilip ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 22/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara