Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/767 Esas 2020/2417 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/767 Esas 2020/2417 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/767
Karar No : 2020/2417
Karar Tarihi : 02/03/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/767 Esas 2020/2417 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/767 E.  ,  2020/2417 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 5. Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının kabulüne ilişkin karara karşı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine, davalı yanın istinaf başvurusunun esastan reddine ve davacı yanın başvurusunun kabulü ile yeniden tesis edilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı vekili tarafından istenilmekle, dosyadaki kağıtlar okundu gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davacıya ait olup davalı tarafından sigortalı konutun bulunduğu bölgede Mayıs ve Haziran 2014 tarihlerinde heyelan nedeniyle hasar oluştuğunu, mevcut zarar tutarının 200.000,00 TL. olduğunu, davacının hasara konu taşınmazın belirlenmesi için site yönetimine 4.500,00 TL. ödeme yaptığını, evinden taşınmak zorunda kalan davacının 100.000,00 TL. civarında taşınma ve kira bedeli zararı doğduğunu, davalıya başvuru yapıldığı halde talebin reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 200.000,00 TL. tazminatın 25.08.2014"ten işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 12.05.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 444.923,47 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davada Asliye Ticaret Mahkemesi"nin görevli olduğunu, sigortalı konutta poliçe tanziminden önce mevcut olan ayıplı imalat nedeniyle hasar oluştuğundan zararın teminat dışı olduğunu, eksik sigortaya ilişkin hükümler dikkate alınarak zararın belirlenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile
    200.000,00 TL. tazminatın dava tarihinden ve 244.923,47 TL. tazminatın ıslah tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen hükme karşı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi tarafından; davalı tarafından sigortalanan davacı konutunun tam zayi olması nedeniyle eksik sigorta hükümlerinin uygulanamayacağı; poliçe ile yer kayması rizikosu için de ek teminat verildiği ve zararın teminat kapsamında olduğu; alınan uzman bilirkişi heyeti raporu ile zarar sebebi ve zarar miktarının usulünce belirlendiği dikkate alındığında sigorta bedelinin tamamına hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme gerekçeli kararındaki maddi hataların giderilmesi ile faiz başlangıç tarihinin düzeltilmesi yönünde yeniden hüküm tesisi suretiyle, davanın kabulüne, 444.923,47 TL"nin 10.10.2014 tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İstinaf Mahkemesi"nce, zarar miktarını belirleyen 11.05.2016 tarihli uzman bilirkişi heyeti raporundaki hesaplamaların yerinde olduğu kabul edilerek, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Anılan raporda; davacının talep edebileceği kira masrafı bedeli 4.650,00 TL. ve ikamet değişikliği giderleri 2.000,00 TL. olarak hesaplanmıştır. Davalı tarafından düzenlenen poliçede kira kaybı zararı yönünden 500,00 TL. ve ikamet değişikliği gideri zararı yönünden 2.000,00 TL. limit belirlendiği görülmektedir.
    Davalı sigortacı, poliçede belirtilen limitler dahilinde zarardan sorumludur. Anılan zarar kalemleri yönünden esas alınan raporda fazla hesaplama yapıldığından, İstinaf Mahkemesi"nin bu yöndeki değerlendirmesi eksiktir. Ancak; davacının hesap edilen toplam zararının 556.442,00 TL. olduğu ve poliçedeki yer kayması ek teminat tutarının (enflasyon yansıtılmış karşılığı) tamamının hüküm altına alındığı, hesap hatasının sonuca etkili olmadığı dikkate alınarak, bu hesaplama hatasıyla ilgili eksik değerlendirme, bozma sebebi yapılmamıştır.
    Açıklanan eksik değerlendirme ve incelemenin sonuca etkili olmadığı da dikkate alınarak, ilk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine, HMK"nun 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi"nce esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına
    göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nun 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre; usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi"nce verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA; HMK"nun 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Ankara 5. Tüketici Mahkemesi"ne, Dairemiz karar örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi"ne gönderilmesine ve fazla alınan 7.543,77 TL temyiz peşin harcının istek halinde davalıya geri verilmesine, 02/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara