Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/672 Esas 2020/1975 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/672 Esas 2020/1975 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/672
Karar No : 2020/1975
Karar Tarihi : 24/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/672 Esas 2020/1975 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/672 E.  ,  2020/1975 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalıların işleten/ sürücüsü, trafik ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın davacıya çarpmasıyla oluşan kazada davacının ayağının koptuğunu, maluliyete uğrayan davacının bakıma muhtaç hale geldiğini ve manevi zarara uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... şirketleri sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla 20.000,00 TL. maddi ve 80.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 20.03.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 36.166,23 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 36.166,23 TL. maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte (davalılardan ... Japan Sigorta A.Ş"nin sigorta limiti ile 19.06.2009 tarihinden işleyecek yasal faizinden sorumlu olması, davalılardan ... ... Sigorta A.Ş"nin diğer zorunlu mali mesuliyet sigortası sigorta şirketinden karşılanmayan kısımdan sigorta limiti ile ve dava tarihinden işleyecek yasal faizinden sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müteselsilen tahsiline; 5.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ..."den tahsiline, fazla isteğin reddine dair verilen hükmün, davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 02.03.2017 tarih, 2014/17315 Esas ve 2017/2232 Karar sayılı ilamı ile; "davacı için takdir olunan manevi tazminatın az olduğu ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği" gerekçesiyle karar bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ..."den tahsiline, fazla isteğin reddine; diğer hususlar kesinleştiğinden, yeniden hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılmış olmasına göre; davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    6098 sayılı TBK"nun 56. (BK"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Mahkeme tarafından hükmedilen manevi tazminatın az olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasından sonra, davacı için manevi tazminatın takdiri esnasında, Dairemizin bozma ilamının kapsamı, davacının kazada asli kusurlu ve davalı sürücünün tali kusurlu olduğu; olay tarihi ve paranın alım gücü gibi somut olayın özellikleri yeterince dikkate alınmadan tazminat belirlenmiştir. Somut olayın özellikleri ile hak ve nasafet kuralları gereği, bir miktar daha düşük manevi tazminata karar verilmeyişi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; aşağıda dökümü yazılı 18,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e geri verilmesine 24/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara