Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/6361 Esas 2020/1740 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/6361 Esas 2020/1740 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/6361
Karar No : 2020/1740
Karar Tarihi : 19/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/6361 Esas 2020/1740 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/6361 E.  ,  2020/1740 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan istinaf incelemesi sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili; 06/07/2014 tarihinde davacıların murisi ..."ın sevk ve idaresindeki ... plakalı motosikletle... istikametinde seyir halinde iken davalılardan ..."e ait, ..."ün kullandığı... plakalı aracın arkadan çarpması sonucu davacıların mirasbırakanı ..."ın vefat ettiğini, müteveffanın bekar ve 3 mirasçısı olduğunu, sigortalı olarak çalıştığını, ailesine yardımcı olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik baba ... için 100.000,00 TL manevi 12.000,00 TL maddi, anne ... için için 100.000,00 TL manevi 12.000,00 TL maddi ve kardeşi ... Çalış için 70.000,00 TL manevi 12.000,00 TL maddi tazminatın davalılar ... ile ... yönünden olay tarihinden itibaren ve sınırsız, davalı ... şirketinden ise temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesince iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı ... için 10.000,00 TL, davacı ... için 10.000,00 TL, davacı ... için 7.000,00 TL olmak üzere toplam 27.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 06/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."ten alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine
    karar verilmiş, hüküm, davacılar vekilince süresi içerisinde istinaf edilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince, ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2014/1078 E., 2017/155 sayılı kararına karşı davacılar vekili tarafından yapılan istinaf talebinin kabulüne, ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2014/1078 E., 2017/155 sayılı kararının kaldırılmasına, açılan davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı ... için 20.000,00 TL, davacı ... için 20.000,00 TL, davacı ... için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 06/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."ten alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    BK"nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözönünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için takdir edilen manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 19/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara