Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/5678 Esas 2020/1377 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/5678 Esas 2020/1377 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/5678
Karar No : 2020/1377
Karar Tarihi : 13/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/5678 Esas 2020/1377 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/5678 E.  ,  2020/1377 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalı ...Ş vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Asıl davada davacı vekili, 30.04.2010 günü davalıların sürücü, işeten ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacı motorsiklet sürücüsüne çarpması ile meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını belirterek şimdilik 200,00 TL geçici iş göremezlik, 500,00 TL sürekli iş göremezlik, 500,00 TL bakıcı gideri, 100,00 TL araç gideri olmak üzere toplam 3.100,00 TL maddi tazminatın davalı ... şirketi yönünden dava tarihinden itibaren, diğer davalılardan kaza tarihi itibariyle tahsilini, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ...’den tahsilini talep etmiştir.
    Birleştirilen 2013/20 E. sayılı dosyada davacı vekili, aynı kaza neden ile maddi tazminat taleplerini karşı aracın kaza tarihini kapsayan trafik sigortasının bulunmadığı iddiası ile davalı ... Hesabına yöneltmiştir.
    Birleştirilen 2014/229 E. sayılı dosyada davacı vekili, aynı kaza neden ile maddi tazminat taleplerini karşı aracın kaza tarihini kapsayan trafik sigorta poliçesini yapan davalı ... şirketine yöneltmiştir.
    Davalı ... vekili, davalı ...Ş vekili ile davalı ..., davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davacı tarafça maddi tazminata ilişkin talepten yargılama sırasında vazgeçildiğinden bu hususta ve birleşen dosyalar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının bu dosyalara ilişkin yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, manevi tazminat talebinin kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı yana ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalılar ... ve ... vekilinin aşağıdaki 2 nolu bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Hakim, manevi tazminata TBK"nun 56 (eski BK 47) maddesi hükmüne göre, özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak hükmeder. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Bu durumda hükmedilen manevi tazminat miktarı, somut olayın özellikleri, kaza tarihi, tarafların kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, maluliyet oranı, olayın meydana gelmesindeki etkiler gibi hususlar bir arada değerlendirilerek belirlenmelidir. Somut olayda; olayın oluş şekli, kaza tarihi, kusur durumu, davacının maluliyeti bir arada değerlendirildiğinde davacı için hükmedilen manevi tazminat bir miktar fazladır.
    3-Yargılama sırasında ibraz edilen 02.01.2013 tarihli dilekçesinde davacı vekili; yaptıkları incelemede sigorta poliçesinin kazadan önce sona erdiğini tespit ettiklerini, bu nedenle davalı olarak gösterdikleri ... Sigorta A.Ş ile ilgili olarak davalarından vazgeçtiklerini beyan etmiştir.
    Mahkemece, bu belge hakkında davalı ...Ş beyanı alınmamış olup davacı vekilinin bu beyanı 6100 sayılı HMK"nın 123. maddesinde düzenlenen davanın geri alınması niteliğinde olup vazgeçmenin davalının açık rızası ile mümkün olduğu gözetilerek, davalı ...Ş’nin, davanın geri alınmasına karşı beyanı alınıp açıkça rıza göstermesi halinde davanın açılmamış sayılmasına; rızanın bulunmaması halinde dava geri alınamayacağından yargılamaya devam için esası incelenip sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, asıl davada davalı ...Ş yönünden de karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmamış, asıl davada verilen kararın bu nedenlerle davalı ...Ş yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... Sigorta A.Ş. ile ... ve ..."a geri verilmesine, 13/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara