Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/425 Esas 2020/2731 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/425 Esas 2020/2731 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/425
Karar No : 2020/2731
Karar Tarihi : 05/03/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/425 Esas 2020/2731 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/425 E.  ,  2020/2731 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı araçta meydana gelen 19.951,00 TL. hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalıya ait binanın çatısından ve yıkılan duvarından düşen tuğla parçalarının, aracın içinde olduğu garaj çatısına düşerek çatının çökmesine ve aracın hasarlanmasına sebebiyet verdiğini belirterek şimdilik 19.951,00 TL."nin ödeme tarihinden işleyecek reeskont faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı, kendisine ait binanın çatısından rüzgar nedeniyle düşen bir parçanın davacının sigortalısına ait garaj çatısının üzerine düşmesi sonucu çöken garaj çatısının altında kalan aracın hasarlandığını, garaj parçalarının da aracı hasarladığını, garajın üstünün gelişigüzel kapatıldığını, kusuru bulunmadığını, belirterek davanın reddini savunmuş, davalı vekili de olay tarihinde afet şeklinde kuvvetli rüzgar olduğunu, bu nedenle kazanın meydana geldiğini, çatıda imalat ve işçilik hatası olmadığını savunmuştur.
    Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekilince temyizi üzerine Daire"nin 30.04.2015 tarih ve 2015/11 E. 2015/6217 K. sayılı ilamında özetle; "önceki raporu hazırlayan aynı bilirkişi kurulundan; davalı tarafa ait binada incelenerek, tüm dosya kapsamına göre, davalıya ait binanın inşaat ve yapım tekniğine uygun şekilde yapılıp yapılmadığı, binanın bakım, onarımının zamanında ve gereğince yapılıp yapılmadığı, davalının binanın yapılmasında ve muhafazasında kusuru olup olmadığı ayrıca davacıya ait araç garajda olduğundan, bu durumun araçta meydana gelen zararın artmasına sebebiyet verip vermediği tarafların kusur
    durumunun tespiti hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçeleri ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda tarafların %50 şer oranda kusurlu olduğu kabul edilerek Davanın %50 kusur oranı doğrulutusunda kısmen kabulu ile 9.975,50 TL"nin davalıdan ödeme tarihi 04/07/2008 tarihi itibariyle talep gibi banka reeskont faizi ile tahsiline, Fazla talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kasko sigorta sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    Somut olayda, bozma öncesi mahkemece aldırılan bilirkişi heyet raporunda ruhsatsız garaj çatısının gelişigüzel kapatıldığı, inşaat fennine uygun yapılmamış olduğu ancak bu durumun zararın doğmasına yada artmasına neden olmadığı, aracın açıkça garajda değil sokakta olsaydı dahi zarara uğrayacağı bildirilmiş bozma sonrası aldırılan ek raporda ise bozma ilamı uyarınca davalıya ait bina çatısının inşaat ve yapım tekniğine uygun yapılmamış olduğu bu sebeple somut olaya etkili olduğu, aracın park edildiği garajın iki bina arasına bu tür olaylardan etkilenebilecek konumda olduğu garajın ruhsatsız olduğu ve çatısının olay tarihinde gelişigüzel ondilin ile kapatıldığı bu sebeple inşaat tekniğine uygun olmadığından davacı sigortalısının da olayda %50 kusurlu bulunduğu belirtilmiştir. Böylelikle ilk raporda davacıya sigortalı garajın inşaat fennine uygun yapılmamasının zarara herhangi bir etkisinin olmadığı belirtilmişken ikinci raporda bu durumun olaya %50 etkisi olduğu kabul edilerek çelişki oluşturulmuştur. Çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru değildir. Sigortalıya kusur verilse dahi bu oranda kusurlu olduğu kabul edilemez. O halde mahkemece, daha önce aldırılan bilirkişi heyetinden başka 3 kişilik uzman bir bilirkişi kurulundan kusur dağılımına ilişkin, çelişkilerin giderilmesi yönünden gerekçeli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 05/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara