Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/402 Esas 2021/916 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/402 Esas 2021/916 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/402
Karar No : 2021/916
Karar Tarihi : 08/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/402 Esas 2021/916 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/402 E.  ,  2021/916 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17.

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; 29/05/2016 günü sürücü ... yönetimindeki ... plakalı park halindeki kamyonu hareket ettirdiği esnada aracın önünden geçen müvekkili yaya ..."a aracın sol ön kısmıyla çarpması neticesinde yaralandığını, K.Maraş ... İmam Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma hastanesi Özürlü Sağlık Kurulunun 23/01/2017 tarihli raporuyla müvekkili ..."ın beden gücü kayıp oranının %98 olarak belirlendiğini belirterek HMK"nın 107. maddesi gereğince fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak Kaydıyla geçici ve sürekli iş göremezlik, tedavi ve bakıcı giderleri, müvekkilinin ve yakınlarının yol, yeme-içme, barınma giderleri olan maddi zararları tam olarak belli olmadığı için şimdilik 100,00"er TL olmak üzere 200,00 TL maddi tazminata temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizle davalı ... Hesabından tahsilini talep ve dava etmiş, bedel artırım dilekçesi ile talebini 404.023,12 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; dosyanın KTK"nın 97. maddesindeki dava şartı yerine getirilmediğinden reddinin gerektiğini, 29/05/2016 tarihinde trafik sigorta poliçesi bulunmayan aracın karıştığı kaza sonucunda davacının malul kaldığını,
    gerçek zararın belirlenebilmesi için konusunda uzman kişiler tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasının gerektiğini, sakatlıktan kaynaklanan sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin bilirkişi incelemesi yapılabilmesinin gerektiğini, hesaplanan tazminattan müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmasının gerektiğini, müvekkili olduğu kurum dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davanın değer artırım dilekçesi doğrultusunda kabulü ile 29.05.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebi ile 198.002,27 TL sürekli iş göremezlik tazminatı (2016 yılı teminat limitiyle sınırlı olmak üzere) ile 205.820,85 TL bakıcı gideri (2016 yılı teminat limitiyle sınırlı olmak üzere) olmak üzere toplam 404.023,12 TL maddi tazminatın 31/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince; Türkoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2016/794 soruşturma dosyasında uzlaşma nedeniyle 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi uyarınca kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, yine dosya içinde bulunan 23/01/2016 tarihli uzlaştırma raporunda mağdur ..."ın şüpheli ..."dan herhangi bir maddi ve manevi hak talebi olmaksızın uzlaşmak istediği yönünde beyanı olduğu, şüpheli ..."ın da uzlaşmayı kabul ettiği, böylece 5271 sayılı CMK"nun 253. maddesi kapsamında uzlaşma usulünün tamamlandığı anlaşıldığı, bu durumda CMK"nın 253/19 maddesindeki uzlaşmanın sağlanması nedeniyle soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz ve açılmış olan davadan feragat etmiş sayılır hükmü nazara alındığında davanın reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK"nın 353/1-b,2. maddesi gereğince düzelterek esas hakkında yeniden karar verilmek üzere Türkoğlu Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 07/05/2019 tarih ve 2017/200 Esas ve 2019/277 sayılı kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık
    bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nın 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 14,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 08/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara