17. Hukuk Dairesi 2020/737 E. , 2021/1783 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında İtiraz Hakem Heyetinin 04.02.2019 tarih ve 2019/KİT-29 Karar sayılı kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
-K A R A R-
Davacı (başvuran) vekili; müvekkiline ait mesken olarak kullanılan bağımsız bölümün DASK tarafından teminat altına alındığını, 24.05.2014 tarihinde meydana gelen deprem sonucu taşınmazın kullanılamaz hale geldiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 50.000,00 TL tazminatın depremin meydana geldiği tarihten itibaren avans faizi ile karşı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 10.11.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talep değerini 71.400,00 TL"ye artırmıştır.
Davalı (karşı taraf) vekili, başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İtiraz Hakem Heyetince, uyulan Dairemiz bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, bozma ilamında belirtilen hususların incelenmesi, yerinde keşif yapılmasını, bina ve emsal bina projelerinin istenilmesini gerektirdiği, mahallinde keşif yapılmasının ve istinabenin elverişli olmadığı, yasada öngörülen sürede de itirazın değerlendirilmesi ve sonuçlandırılmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile işten el çekilmesine ve dosyanın sigorta tahkim komisyonuna iadesine, tarafların uyuşmazlığın çözümü için genel mahkemeye başvurmalarında serbest olmalarına karar verilmiş, karar davacı (başvuran) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, deprem nedeniyle DASK poliçesine dayanan tazminat istemine ilişkindir. İtiraz hakem heyetince davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 26.02.2018 tarih 2016/11927 E. 2018/1311 K. sayılı ilamıyla poliçe tanziminden sonra gerçekleşen deprem nedeniyle binanın ağır hasar gördüğü, resmi makamlarca ağır hasarlı olarak yıkım kararı alındığı ve bu şekilde kayıtlara geçtiği, başvuru sahibine ait bağımsız bölümün bulunduğu binadaki diğer bağımsız bölümlere ilişkin emsal olarak gösterilen dosyalardaki davacılara ait taleplerin kabulüne ilişkin kararların da Dairemizce onanmış oldukları, teminat gereği ödenmesi gereken gerçek zarar olan rizikonun gerçekleştiği yer ve tarihte benzer yapı özellikleri göz önünde bulundurularak binanın piyasa rayiçlerine göre hesaplanan yeniden yapım maliyetinin tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesinden bahisle bozulmuş, itiraz hakem heyetince bozma ilamına uyularak, bozma kararında belirtilen hususların incelenmesi, yerinde keşif yapılmasını, yıkılan binanın yerine bina yapılmış ise projesi ile birlikte yerinde incelenmesini, emsal bina projelerinin istenmesini ve değerlendirilmesini gerektirdiği, tahkim yargılamasının yerinde keşif yapılmasına, keşif mahalli ... ili olduğundan bir başka yargı kurumunun istinabe edilmesine elverişli olmadığı, yasada öngörülen itiraz inceleme süresinin bu işlemlerin yapılması için de yeterli olmadığı gerekçesiyle işten el çekilmesine ve dosyanın sigorta tahkim komisyonuna iadesine, tarafların uyuşmazlığın çözümü için genel mahkemeye başvurmalarında serbest olmalarına karar verilmiştir. Yazılı gerekçe ile karar verilmiş ise de varılan sonuç isabetli değildir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 30/23 maddesinde kanunda hüküm bulunmayan hallerde HUMK hükümlerinin sigortacılıktaki tahkim hakkında da kıyasen uygulanacağı benimsenmiş olup HMK"nın 431. maddesinde hakem heyetinin bilirkişi seçimine karar verebileceği düzenlenmiştir. HMK"nın 432. maddesinde de hakem heyetinin mahkemeden yardım isteyebileceği kabul edilmiştir. Bu halde hakem heyetinin Dairemizin bozma ilamında belirtilen belgeleri getirterek bilirkişi atamasında ve inceleme yaptırmasında yasal bir engel bulunmamaktadır.
Diğer taraftan Sigortacılık Kanunu"nun 30/15. maddesi “...Seçilen sigorta hakemi mücbir nedenler ve umulmayan haller hariç olmak üzere görevi reddedemez...” hükmünü haiz
olup, madde hükmünde belirtilen haller somut olayda gerçekleşmemiştir. Bu durumda hakemlerin Yüksek Mahkeme bozma ilamında istenildiği gibi gerekli inceleme ve araştırmalar yapılarak bir karar vermesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yukarıda yazılı şekilde dosyadan el çekilmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.