Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/652 Esas 2021/1539 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/652 Esas 2021/1539 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/652
Karar No : 2021/1539
Karar Tarihi : 17/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/652 Esas 2021/1539 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/652 E.  ,  2021/1539 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan istinaf incelemesi sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun kısmen kabuüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    - K A R A R-

    Davacılar vekili; 27/09/2015 tarihinde gerçekleşen tek taraflı trafik kazasında davacılar desteğinin vefat etmesi sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2000"er TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Islahla davacı ... için talebini 169.930,00 TL"ye, davacı ... için 48.426,55 TL"ye, davacı ... için 43.300,65 TL"ye arttırmıştır.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davanın kabulü ile, davacılardan ... yönünden 169.930-TL, ... yönünden 43.300,65-TL, ... yönünden 48.426,55-TL’nin davalı ...Ş.’den alınarak, belirtilen davacılara verilmesine, hükmolunan miktarlara dava tarihi olan 07/10/2015 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, karar verilmiş; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nce, tüm dosya kapsamına göre, davalı vekilinin
    istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK"nin 353/(1).b.2. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesine, davanın kısmen kabulü ile, davacılardan ... yönünden 135.944,70TL, ... yönünden 34.640,52TL, ... yönünden 38.741,24TL’nin davalı ... AŞ’den alınarak, adı geçen davacılara verilmesine, hükmolunan miktarlara dava tarihi olan 07/10/2015 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
    1-Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince yargılama aşamasında ileri sürülmeyen bu iddianın istinaf aşamasında ilk kez ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin desteğin anne ve babasına destek payı ayrılmadığı yönündeki istinaf sebebi reddedilmiş ise de davalı vekilinin hesap raporuna yönelik beyan dilekçesinde "hesap bilirkişi raporunda raporun aleyhe yanlarına külliyen itiraz ediyoruz"" denilerek itiraz edilmiştir. Dolayısıyla hatalı gerekçe ile davalı vekilinin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğin sağ olan anne ve babasına destek payı ayrılmamıştır. Kabul görmüş pay esasına göre; çocuksuz durumda destek, desteğin gelirini eşi ile ortak paylaşacağı varsayımına dayalı olarak, gelirden desteğin %50 ve eşin %50 pay alacağı kabul edilmektedir. Çocukların eş ile birlikte destek payı alacağı durumda ise destek gelirden eşi ile birlikte 2’şer pay alırken çocuklara birer pay verileceği, yine eş, çocuklar ile ana babanın pay alacağı durumlarda desteğe 2 pay, eşe 2 pay, çocukların her birine 1’er pay, ana ve babaya 1’er pay ayrılarak böylece gelirin tamamının dağıtılacağı esasına dayalıdır. Çocukların sayısı arttıkça hem desteğe ayrılan pay, hem de eş ve çocuklar ile ana ve babaya ayrılacak paylar düşecektir. Çocukların destekten çıkması ile birlikte destekten çıkan çocuğun payları destek, eş ve diğer çocuklara dağıtılacak, anne ve babaya verilmeyecektir. Böylece geriye kalan eş ve çocukların payları ile desteğin payı artacaktır. Bu pay esası Türk aile sistemine çok uygun düşmektedir. Çünkü Türk aile sisteminde desteğin geliri aile bireyleri tarafından birlikte paylaşılmakta, aile bireyleri arttıkça gelirden alınacak pay düşmekte, aile bireyi azaldıkça da gelirden alınacak pay yükselmektedir. Ana ve babadan birinin destekten çıkması ile payı diğerine aktarılacak, ana ve baba ile çocukların tamamının destekten çıkması durumunda ise yine çocuksuz eş gibi desteğe 2 pay, eşe 2 pay esasına göre %50
    pay desteğe, %50 pay eşe verilerek varsayımsal olarak gelir paylaştırılarak tazminat bu ilkelere göre hesaplanmalıdır.
    Bu durumda Mahkemece, aktüerya raporunu düzenleyen bilirkişiden, yukarıda yapılan açıklamalar ve desteğin anne ve babasının da sağ olduğu gözetilerek, tazminat hesaplaması hususunda ayrıntılı ve denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hüküm kurulması ve davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    2-6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 362/1.a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 6763 Sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK"ya eklenen EK-Madde 1"de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2019 yılı için 58.800,00 TL"dir.
    Davacılar ... ve ... yönünden temyize konu edilen tazminat miktarları kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1/6/1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin anılan davacılara ilişkin hükmün kesin olması nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA;(2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin davacılar ... ve ... yönünden temyiz dilekçesinin miktar yönünden kesin olması nedeniyle REDDİNE, 6100 sayılı HMK"nın 373/2. maddesi uyarınca dosyanın karar veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 17/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara