17. Hukuk Dairesi 2020/3116 E. , 2021/3221 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki konut sigortasından kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalı şirket tarafından sigortalı davacıya ait konutun yer kayması nedeniyle zarar görmesi sonucu belediye ekiplerince yıkıldığını, poliçe kapsamında toplam 106,212.00 TL ödeme yapıldığını ancak toplam sigorta bedelinin 164.178,08 TL olduğunu belirterek sigorta şirketinin eksik ödediği 57.960,00 TL"nin ihbar tarihi olan 14/09/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; öncelikle davanın zamanaşımına uğradığını ve poliçeden doğan yükümlülüklerinin ödeme ile yerine getirildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, alacağın muaccel hale gelmiş olduğu tarihten itibaren dava tarihi itibari ile 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle zamanaşımı defi yerinde görülerek davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz"in 20/01/2017 gün ve 2014/9857 Esas 2017/344 karar sayılı ilamı ile "davanın zamanaşımından reddine karar verilmesinin hatalı olduğu" gerekçesiyle karar bozulmuş, davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenmişse de, Dairemiz"in 29/09/2017
gün ve 2017/2895 Esas 2017/8377 karar sayılı ilamı ile davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin reddine karar verilmiş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 39.135,17 TL tazminatın 30/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin inceleme yapılmasının mümkün olmamasına göre, davacı vekili ve davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda dökümü yazılı 2.004,99 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 24/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.