Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/1714 Esas 2021/3030 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/1714 Esas 2021/3030 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/1714
Karar No : 2021/3030
Karar Tarihi : 22/03/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/1714 Esas 2021/3030 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/1714 E.  ,  2021/3030 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Konya 1.Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.03.2021 Çarşamba günü davacı vekili Av. ... ile davalı ... vekili Av. ... ve davalılar ... ve ... vekili Av. ... geldi. Diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Esas ve birleşen davalarda davacı vekili; davalı borçlu ..."ın alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı bir taşınmazdaki hissesini 01.02.2013 tarihinde kardeşi davalı ..."a sattığını,
    babasından mirasen intikal eden altı adet taşınmazdaki 1/4 miras hissesini de 12.06.2014 tarihli miras taksim sözleşmesi ile davalılar annesi ... ile kardeşleri ... ve Hediye Negahan Kaçar adına tescil ettirdiğini, davalılar arasındaki miras taksim sözleşmesi ve satış işlemlerinin muvazaalı olduğunu belirterek iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
    Davalı borçlu ... savunma yapmamıştır.
    Davalılar ... ve ... vekili; davalıların murisinin 17.08.2009 tarihinde öldüğünü, ölmeden önce davalı borçlunun borçları nedeniyle dört taşınmaz satıp nakit para da vermek suretiyle borçlunun borçlarını ödediğini, borçlunun satılan dört taşınmaz ve nakit parayı terekeye iade etmediğini, bu nedenle mirasta denkleştirme yapılmak amacıya 12.06.2014 tarihli miras taksim sözleşmesinin 01.02.2013 tarihli satış işleminin yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili; takip konusu alacağın gerçek bir alacak olmadığını, davacının alacağın kaynağını açıklaması gerektiğini, dava konusu taşınmazlarda borçludan davalı ..."ye intikal eden hisse bulunmadığını, Mahmut Sami"nin babasından intikal eden 1/4 miras hissesini aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, düzenleme şeklindeki miras taksim sözleşmesinin amacının mal kaçırma olmadığı, mirasın denkleştirilmesi amacı güderek terekenin taksim edildiği, terekenin büyüklüğü göz önüne alındığında davalılara verilen taşınmazların muvazaalı olmadığı, ayrıca Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2015/4604 sayılı takip sayısına konu olan bononun vadesinin 28/03/2014 olmasına rağmen tanzim tarihinin 4 yıl öncesi kadar 29/04/2010 yılı olduğu, alacaklıların daha bu bonoyu tahsil etmeden bu kere 14/06/2013 tanzim ve vadesi 15/08/2015 tarihinden başlayıp 01/07/2020"de biten bakiye 75 adet bono yönünden de Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2015/4605 sayılı dosyası ile takibe geçildiğinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve davaların ispat edilemediği gerekçesiyle asıl davanın ve birleşen davaların reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, esas ve birleşen davaların davacısı vekilinin istinaf talebinin HMK.nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kabulü ile hükmün vekalet ücreti yönünden düzeltilmesine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, asıl ve birleşen davalarda davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesince verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına, göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davalarda davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyasının İlk Derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 3.050,00 TL vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan asıl ve birleşen davada davalılar ..., ..., ..."a verilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı ... yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 625,50 TL fazla alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 22/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara