Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/589 Esas 2020/1705 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/589 Esas 2020/1705 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/589
Karar No : 2020/1705
Karar Tarihi : 19/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/589 Esas 2020/1705 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/589 E.  ,  2020/1705 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, 25.01.2014 tarihinde dava dışı ..."ın sevk ve idaresindeki araç ile ... Kandıra yönünde seyir halinde iken karşı yönden gelen sürücü ... sevk ve idaresindeki aracın çarpışması sonucu meydana gelen iki taraflı trafik kazasında... idaresindeki araçta yolcu olarak bulunan davacıların desteği ..."ın vefat ettiğini, kazanın oluşumunda davalı şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı araç sürücüsü ... in kusurlu olduğunu, poliçe kapsamında fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak destekten yoksunluk nedeniyle davacı ... için 65.000,00 TL, ... için 9.500,00 TL, ... için 3.500,00 TL destekten yoksun tazminatının 26/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, birleşen dosyadaki davacı Sibel Hakan için 2.000,00 TL ve ... için 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 11/09/2014 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre 1.-Asıl dava ve birleşen davanın kabulüne, Davacı ... için 115.375,50 TL"nin 26/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacı ... için 22.921,06 TL"nin 26/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacı ... için 11.215,89 TL"nin 26/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Davacı ... için 9.968,85 TL"nin 11/09/2014 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacı ... için 11.881,79 TL"nin 11/09/2014 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davacı tarafından açılan davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle, davaların birleştirilmesine karar verilmiş ve buna göre hüküm kurulmuş ise de; 1086 sayılı HUMK"nun 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK"nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları bağımsızlıklarını koruyacağından her davada talepler ayrı ayrı değerlendirilerek hüküm kurulması, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin her dava için ayrı ayrı belirlenmesi gerekir.
    Davacı taraflar, trafik kazasından kaynaklı yukarıda belirtilen taleplerini hem asıl davaya hem birleşen 2014/637 esas sayılı davaya konu etmiştir. Hükmün denetiminin sağlanabilmesi bakımından, mahkemece asıl ve birleşen davaya konu tazminat talepleri yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde, tek bir hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    2-Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK’nin 43.(6098 sayılı TBK’nin 51.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
    Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.
    Somut olayda, davacılar desteği, davalıya zorunlu trafik sigortası ile sigortalı araçta yolcu konumundadır. Davalı vekili olayda hatır taşıması olduğunu savunmuş, mahkemece hatır taşıması konusunda bir değerlendirme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece davalı vekilinin hatır taşıması savunması üzerinde durularak, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları göz önüne alınarak, tazminattan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılıp yapılmaması gerektiği hususları tartışılarak birleşen dava yönünden sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle resen, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 19/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara